Bundan yaklaşık 120 yıl kadar önce kaleme alınan bu eserde de "Avrupa, Avrupa duy sesimizi" mukabilinden bir çağrıya tanık olmak mümkün. Zira düşük benlik algısı ve aşağılık kompleksinin bizde bu yüzyıla ait bir şey olmadığını bir kez daha idrak ettim. Ne var ki yani bizim de çok yetenekli, gözü açık polislerimiz var derken bir yandan da bahsi geçen polisi Sherlock Holmes'ün Osmanlı şubesi olarak tanımlamak canımı acıttı doğrusu.
Kitaba dönecek olursak polisiye severler beyin yakan bir öykü bekleyip hayal kırıklığı yaşamasınlar. Çünkü öykünün sonunu tahmin etmek için düşünme fırsatınız çok olmayacak. İçerik ve anlatımı bir kenara bırakacak olursak Osmanlıca, günümüz Türkçesi ve Arap alfabesiyle yazılmış metnin bir arada oluşu kitabı çok özel kılıyor.