Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin günümüzde etnik ayrıştırmaya yönelik faaliyetlerle karşı karşıya olduğu bir gerçektir. Ayrılıkçı-bölücü eylemlere karşı tedbirler alınırken, genel olarak bütünlük arz eden dini yapının, misyonerlik çalışmaları ile parçalanmaya doğru götürülmek istendiği düşüncesi ihtimal dahilindedir. Misyonerlik faaliyetlerinin anayasal açıdan mahzuru görülmemekle birlikte, geçmiş dikkate alındığında istikbale yönelik tehditleri algılamak güç olmayacaktır.