Amok Koşucusu Stefan Zweig'in başladığımdan iki saat sonra bitirdiğim, kısa, etkileyici kitabı.
Hiç tanımadığınız birine, yabancı olduğunuz bir ortamda hayatınızı anlatabilir misiniz? Ya da bu anlatım ne kadar samimi olur? Eserde bir kahramanın hayat serüvenini, hayatını etkileyen bir anın etkisinden kurtulamayışını ve verilen bir sözün yerine getirilme uğraşını görüyorsunuz.
Amok koşucularını bilir misiniz? Bu kavrama açıklık getirmiş eserde. İlk başladığımda eserin isminin nereden geldiğini, nereden bu ismi aldığını merak etmiştim. Okudukça açıklık kazandı. Stefan Zweig kahramanın düşüncelerinin ne şekilde içtenlikle ifade edilebildiğini göstermiş bu eseriyle, diğer birçok eserinde olduğu gibi. İçiniz daraldığında ve kısa bir eser okumak istediğinizde, herhangi bir yerde beklerken vaktinizi değerlendirmek istediğinizde okuyabileceğiniz bir kitap.
"İnsanın karanlıkta, hiç tanımadığı bir insanla böylece hiç konuşmadan yan yana oturmasının ne kadar tuhaf ve ürkütücü bir şey olduğunu anlatmak imkansız." (s. 12)
"İnsan her şeyini kaybederse, elindeki son şeyi kaybetmemek için umarsızca mücadele eder." (s. 69, kuşkusuz en beğendiğim cümle bu oldu.)
Keyifle okunması temennisiyle...
