Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Anadolu Selçuklu Mimarisinde Süsleme ve El Sanatları

Gönül Öney

Anadolu Selçuklu Mimarisinde Süsleme ve El Sanatları Sözleri ve Alıntıları

Anadolu Selçuklu Mimarisinde Süsleme ve El Sanatları sözleri ve alıntılarını, Anadolu Selçuklu Mimarisinde Süsleme ve El Sanatları kitap alıntılarını, Anadolu Selçuklu Mimarisinde Süsleme ve El Sanatları en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
(...) Konya alçılarında bağdaş kurarak oturan kaftanlı figürler, havaya kaldırdık­ları ellerinde birer balık tutan, ayakta insan figürleri, kentaurlar da görül­mektedir. Bunlarla saray ileri gelenlerinin ve astrolojik sahnelerin canlan­ dırıldığını kabul edebiliriz. Anadolu Selçuk saraylarının alçı ve çini malzeme­ sinde görülen ikonografik
Sayfa 84 - Alçı Süsleme ve Duvar Resmi Bölümünden.
Dantel gibi.. <3
Ahşap yüzeylerin dantel gibi oymalarla bezendiği "ajur tekni­ğinde" örneklere daha çok rahlelerde rastlanır. Konya Mevlana Müzesi'nde, Doğu Berlin Staatliche Museen'de bulunan rahlelerde olduğu gibi, ayağı teş­kil eden alt bölümde arabesklerden oluşan ajurlu kısımlar vardır. Aynı tek­niğe minber kapılarının taçlarında da rastlanır.
Sayfa 141
Reklam
1965-66 yılı Kubadabad kazılarında çeşitli cam eşyaya ait bol parçalar ele geçmiştir. Renksiz, kobalt mavisi, yeşil, bordo, sarı ince cam parçalarının tabak, vazo, kadeh, şişe gibi eşyaya ait olduğu anlaşılmaktadır. Kubada­ bad 1966 yılı kazısında bulunan emaye tekniğinde işlenmiş bir cam tabak, bu devirden Anadolu topraklarında ele geçen tek örnek olarak büyük önem taşır. Parçalar halindeki tabağı çok az noksanla tamamlamak müm­kün olmuştur ve bugün Konya Karatay Medresesi Müzesl'nde sergilenmek­tedir.
Sayfa 169 - Cam İşçiliği Bölümünden
Türk halılarında, Osmanlı devrinde, saray halıları dışında "Türk Düğümü" adını alan "Gördes Düğümü" kullanılmıştır. Gördes Manisa'nın kazasıdır ve XVll-XVlll. yy Osmanlı devri halılarıyla ün yapmıştır. Gördes düğümü sağlamdır ve köşeli geometrik desenlerin işlenmesine uygundur.
Sayfa 156
Çini mozaik özellikle Anadolu'da Selçuk devrinde geliştirilmiş, daha sonra İran'da İlhanlılar devrinden itibaren en bol uygulanan çini tekniği olmuştur. Yapı içinde kullanılan, çok zor ve zengin görünüşlü bir çini tekniğidir. Çini mozaikle kubbe içi, kubbeye geçiş, kemer, niş, duvar kaplamaları ve mih­raplar süslenmiştir.
Sayfa 97
Reklam
(...) Anadolu Selçuklu sanatında, Güneş ve Ay sembollerine, özellikle madeni eserlerin süslemesinde çok sık rastlanmaktadır.
Sayfa 199
Dökümle yapılmış ve kakma tekniği ile süslenmiş Selçuklu devri madeni eser­lerinden Andadolu'ya izafe edebileceğimiz diğer bir örnek, İstanbul Topkapı Sarayı Müzesi'nde bulunan bir çelik aynadır. Saplı tipte olan bu ayna, Selçuklu devri madeni eserlerinin arasında çelikten yapılmış yegane örnektir. Aynanın üzerini süsleyen alçak kabartma kompo­zisyonlar, ince çizgiler halinde uygulanan altın varaklarla kakılmıştır. Çelik ay­nanın ortasında, doğan kuşu ile avlanan bir atlı avcı kompozisyonu yer almak­ta; bu kompozisyonun etrafını birbirlerini kovalayan hayvan figürlerinden oluşan bir friz dolanmaktadır. Doğan kuşuyla avlanan atlı avcı figürü, Orta Asya kökenli bir kompozisyondur. Benzeri kompozisyonlar hem 7-9. yüzyılla­ ra ait Uygur ve Hatan resimlerinde ve sikkelerinde, hem de 10-11. yüzyıllara tarihlenen Karahanlı aynalarının süslemesinde karşımıza çıkmaktadır. Çelik aynanın üzerindeki av sahnesinde atlıyla karşı karşıya tasvir edilmiş bir ejder figürü görülmektedir. Orta Asya kökenli olduğunu belirttiğimiz "doğan kuşu ile av" kompozisyonunun, bu eser üzerinde, Bizans ikonografyasındaki "St. George'un ejderi öldürmesi" sahnesiyle karıştırılarak kullanıldığı anlaşılmakta­dır. Bizans sanatından alınma konuların Orta Asya, İran veya Mezopotamya kökenli kompozisyonlarla karıştırılarak kullanılması, Anadolu Selçuklu made­ni eserlerinin çok tipik bir özelliğidir.
Sayfa 223
Anadolu Selçuk taş süslemesinde kompozisyonlar büyük çeşitlilik gösterir, her eserde değişir, fakat belli bir sistem ve şema aynı kalır. Örneğin, dış ve iç portali olan çok sayıdaki kervansaray yapılarından hiçbirinde iki portalin süs­lemesi birbirinin eşi değildir. Her biri bir sanat ürünü olan Selçuklu portalleri­nin gezici ustaların veya atölyelerin işi olduğu tahmin edilmektedir. Mihraplar çoğu kez yapı içinde portallerle yarışan bir taş işçiliği sunar. Anadolu Selçuklu dönemi mihraplarının büyük çoğunluğu kesme taştandır. Bunu çini mozaik mihraplar izler. Mihrapların boyutları genellikle yapının iç mekanlarıyla orantılıdır. Silvan Ulu Camii'nde olduğu gibi, bazı eserlerde birden fazla mihrap görülür. Bunlar bazen kıble duvarında, bazen de avluyu ayıran duvarda bulunur. Daha çok sayılı mihraplar özellikle Diyarbakır Kale Camii, Erzurum Kale Mescidi, Dunaysır ve Harput Ulu Camii gibi Doğu ve Güneydoğu eserlerinde görülür.
Sayfa 10
Taş bezemenin özellikle 13. yüzyılda, çok zenginleşen Selçuk mimarisinde girift ve başarılı örnekler verdiğini görürüz. Genellikle 13. yüzyılın ilk yarısın­dan olan erken örnekler daha yassı kabartma, tekstil karakterinde bezeme ile dikkati çeker. Konya Sırçalı Medrese (1242-43), Divriği Kale Camii (1180), Divriği Sitti Melik Türbesi (1195-96), Kayseri Çifte Medrese (1205), Aksaray Alayhan (1210-20), Antalya Evdir Han (1215-19) portalleri gibi arkaik karakterli yapılar bu erken stile örnektir. Bu portallerde geometrik ağlar, köşeli desenler, kufi yazı ana dekoru teşkil eder. Bu erken örneklerde dıştan içe doğru önce silmelerle ayrılan çerçeveler görülür. İkinci veya üçüncü sıra­ da geniş bir geometrik bordür yer alır. Basık ve yayvan olan stalaktitli portal nişi yine geometrik bir bordürle kuşatılır ve bu bordür nişin köşelerinde içeri kıvrılarak, içini de dolanır. Stalaktitler iridir. Niş köşeliklerinde rozetler görü­lür. 1217 tarihli Sivas Darüşşifası portali gibi bazı anıtsal karakterli erken örnek­lerde bitkisel desenler de görülmeye başlar. Bu örnek bütünüyle, 13. yüzyıl ikinci yarısına tarihlenen portallerin hazırlayıcısı olur. Daha yüksek kabartma­lı olan 13. yüzyıl ikinci yarısı portallerinde stalaktit nişler uzar, niş iç yan du­varları çeşitli farklı motiflerle bezenmiş sahalara ayrılır.
(Sayfa 9-10)
35 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.