Anarşizmin ne olduğundan çok diğer sosyal, ideolojik eğilimlerin ne olduğunu anarşist bakış açısıyla açıklayan bir kitap. Yazar, politik meselelerde spekülatif, ekonomik alandaki yetersizliğinden ötürü çekinerek, gizli dövüşerek komünistlerle polemiğe giriyor. Komünistleri "otoriter komünistler", komünizmi "devletçi-komünizm" olarak ifade etmesi anarşistlerin alışageldiğimiz spekülasyonlarından biri. Kuşkusuz her komünist devletin özgürlükler eşitliklerin reddi demek olduğunun bilincindedir, fakat sınıflı toplumdan sınıfsız topluma geçişte zora dayanan bir zorunlu sürecin, yani proleter devletin olması gerektiğini belirtirler. Bu devlet bir geçiş aracı. İstenilen geçişi sağlayacağı meçhul olsa da o bir araç, ya anarşistlerin geçiş sürecine dair bir aracı var mı?
Anarşizmin, içeriği, stratejisi ve anarşist bir ekonomi politiğin nasıl bir şey olacağı, uygulanıp uygulanamayacağı üstüne hiçbir şey yazmayarak Kropotkin, anarşizmin ayakları havada, toplumsallaşması mümkün olmayan bir görüş olduğu önyargımı değiştirmedi, güçlendirdi. Marx'a vurduğu zayıf yumruklarla Marx'ın gerçekçiliğini hayattan alan teorisinin sağlamlığını hissettirdi.
