Herkes kendi hayatının günlük dairesini çizerken, yakası kalkık pardösüsüyle Sait Faik, Beyoğlu’nda geziyor bir aşağı bir yukarı. İnsan tanımak, hikâye yazmak, yaşamak benim işim, diyor. Onun avare adımlarına eşlik ederek sıranın dışına çıkmak, bir dönemin şair yazar çevresine girmek, insan ilişkilerini öğrenmek ister misiniz?
Kimileri bir yazarın hayatı hakkında kaleme alınan anıların okurun algısını yönlendirdiğine inanır, kimileri de yazarın art-alanına ışık düşüren her türlü metnin daha kapsamlı bir okuma deneyimi sağladığına. Adil İzci, ikinci gruptan; ayrıca Sait Faik’i tanımış, onunla dostluk kurmuş kişilerin yazılarını bir araya getirirken Orhan Burian’ın “Anmak, sevmektir” diye özetlediği sözünü kılavuz edinmiş.
Anılarda Sait Faik, yalnızca modern hikâyeciliğimizin bu öncü adını aşklarıyla, dostluklarıyla, mutsuzluklarıyla yakından tanımamızı sağlamıyor, aynı zamanda birbirinden değerli kırk üç kalemden bir Türkçe şöleni sunuyor.
Peki kitapta kimler anlatıyor Sait Faik’i?
Nurullah Ataç, Bekir Sıtkı Kunt, Yaşar Nabi Nayır, Ziya Osman Saba, Bedri Rahmi Eyuboğlu, Vedat Günyol, Abidin Dino, Agop Arad, Salim Şengil, Zahir Güvemli, Celal Sılay, Fazıl Hüsnü Dağlarca, Fikret Ürgüp, Orhan Kemal, Orhan Veli, Aziz Nesin, Cahit Irgat, Cihat Burak, Haldun Taner, Mîna Urgan, Hüsamettin Bozok, Samim Kocagöz, İlhan Berk, Salâh Birsel, Samet Ağaoğlu, Ömer Faruk Toprak, Sabahattin Batur, Sabahattin Kudret Aksal, Mehmed Kemal, Necati Cumalı, Zeyyat Selimoğlu, Nevzad Sudi, Oktay Akbal, Yaşar Kemal, Naim Tirali, Tunç Yalman, Fethi Naci, Orhan Peker, Ara Güler, Azize Erten, Zuhal Kâmran Noyan, Gülen Erdal (Cural), Tahsin Yücel.
