Rabbimin nasip edip verdiği evlatlarına sevgi dolu bir anne olarak Anne-Evlat kavramı gerçekten çok hassas bir konu. Taşıyıcı annelik kavramını hiç bir zaman anlayamadığım gibi kabul etmem de imkansız. Kitapta Sara ve Danny 15 yaşında aşık liseliler. Daha çocuklar. Sara hamile kalınca Sara'nın anne babası bu çocuğu asla kabul etmeyeceklerini mutlaka evlatlık verilmesi gerektiğini çocuklarının aklına kazıyarak işledikleri için sara ne olup bittiğini anlamadan bebeğine yeni anne-baba bulmak zorunda kaldı. Ama bilmiyorlar ki annelik içgüdüsü o evladı öyle kolay ter etmez.
Danyy ise olandan bitenden habersiz çünkü annesi öyle olmasını istedi. Sizin hakkınızda kendi iradeniz dışında karar veren kişiler olunca böyle kim bilir kaç çocuk ne olduğunu, kime benzediğini bilmeden büyümek zorunda kalıyor.
Olan olmuş Sara hamile kalmış, kürtaj zamanı geçmiş ama bence en büyük suçlu Sara'nın annesi ve babası. O bebeği kabul etmeyerek herkesin hayatını mahvettiler.
Duygu yüklü, güzel, okunası bir kitap.
Keyifli okumalar.
Daha ortaokula gidiyordum bu kitabı okurken beni çok derinden etkiledi 3 defadan fazla okudum en çok önerdiğim kitaplardan biri mutlaka okumalısınız mutlaka
Uzaktan seviyorum seni
kokunu alamadan,
boynuna sarılamadan
yüzüne dokunamadan
sadece seviyorum
öyle uzaktan seviyorum seni
elini tutmadan
yüreğine dokunmadan
gözlerinde dalıp dalıp gitmeden
şu üç günlük sevdalara inat
serserice değil adam gibi seviyorum
öyle uzaktan seviyorum seni
yanaklarına sızan iki damla yaşını silmeden
Bizi bağlayan bu kan değil yalnız
Annem biz birbirimize kalanız
Ben kararlı uçarken yolumda
Sen çatık kaşlarının altında
Her yeni güne sevgiyle başlarsın
Annem sen benim yanıma kalansın
Annem annem
Sen üzülme
Sözlerin hep
Yüreğimde
Annem annem
Gel üzülme
Bu gönül hala dizlerinde
Annem annem
Sen Üzülme
Sözlerin hep Yüreğimde