Öğretmenlerimizden bir tanesinin düşüncesine göre meşhur kadınların hayatlarını ezbere olarak bilmek bizim onları takip edip, örnek almamız açısından çok teşvik ediciydi. Anlattığı her şeyin sonunda „Sizlerde meşhur olmak istemez misiniz? Ya da hiç olmazsa öldükten sonra tanınan ve önemi fark edilen bir kişi olmak istemez misiniz? “ diye bizlere sorardı. Ben ise öğretmenime her zaman “Hayır! “ diye kuru bir cevap vermekle beraber şöyle derdim. “Ben geleceğin çocuklarının acılarını paylaşmayı, meşhurlar listesini bir kişi daha artırmaktan daha değerli buluyorum.”