Arap Uyanışı & Arap Ulusal Hareketinin Öyküsü

George Antonius

About Arap Uyanışı & Arap Ulusal Hareketinin Öyküsü

Arap Uyanışı & Arap Ulusal Hareketinin Öyküsü subject, statistics, prices and more here.

About

Modern Ortadoğu’nun tarihi, 1789 Fransız Devrimi ve ardından Napolyon’un 1798’de Mısır’ı işgal girişimiyle yeniden şekillenmeye başlamıştır. Batılıların misyonerlik faaliyetleri, milliyetçilik akımları ve Osmanlı Devleti’nin merkezileşme çabalarının yoğurduğu Arapların “uzun” XIX. yüzyıldaki kültürel “uyanış”ının ardından, modern dönemdeki en kritik süreç 1914-1923 yılları arasında gerçekleşmiştir. Şerif Hüseyin ve oğullarının öncülük ettiği, İngiltere ve Fransa’nın da aktif destek verdiği Arap İsyanı, modern Arap dünyasının ortaya çıkışında en önemli kilometre taşlarından biri olmuştur. Türkiye’de ve uluslararası camiada, Arap İsyanı’na dair şimdiye kadar çok şey yazıldı, konuşuldu; Arapları “ihanet”le suçlayanlar da oldu, İngiliz altınlarının Şerif ailesini “kandırdığı”nı söyleyenler de… Ancak Türkçe literatürde hadisenin en önemli ayağı hep eksik kaldı veya göz ardı edildi, biraz da bilinçli olarak görülmek istenmedi: Arap uyanışının öncüleri, yani Arap milliyetçileri bu süreci nasıl görüyordu? İsyan “İslamî” miydi, “ulusal” mıydı yoksa klasik bir milliyetçi self-determinasyon süreci miydi? Arapların gözünden; İsyan’ın sebepleri nelerdi, süreçte İstanbul’un hataları neydi, İngilizler neyi doğru yaptı? Ve ayrıca, isyan edenler ortaya çıkan sonuçlardan mutlu oldu mu? İngilizlerle Fransızların anlaşamadığı noktalar nelerdi? Sykes-Picot Antlaşması ve yeni sınırlar ne anlam ifade ediyordu? Filistin çözümü Arapların arzu ettiği şekilde mi gerçekleşti? Yahudi göçü ve İsrail’in kurulmasına giden süreçte kimler hangi adımları attı? Tüm bu sorulara cevap mahiyetinde; elinizdeki Arap Uyanışı: Arap Ulusal Hareketinin Öyküsü kitabı, Arap milliyetçilerinin bu süreçlere nasıl baktığını gözler önüne seriyor; özlemlerini ve ideallerini yansıttığı kadar, pişmanlık ve hayal kırıklıklarını da ele alıyor. Böylece, Türkçe literatürde eksik kalan, öncesi ve sonrasıyla Arap İsyanı’nın en önemli tarafının anlatısına mercek tutmayı ve kayıp halkayı tamamlamayı hedefliyor. Lübnan Hristiyanlarından, tarihçi ve diplomat George Antonius (1891-1942), Arap milliyetçiliğine adadığı hayatı boyunca, İsyan sürecine tanıklık etti ve bölgedeki geniş Arap toplumunun önemli isimleriyle de yakın temas içinde oldu. Bilhassa artık klasikleşen Arap Uyanışı isimli eseri, Arap milliyetçiliğinin ilk ve ve hâlâ aşılamayan anlatılarından birini oluşturuyor. İlk olarak 1938’de yayınlanan ve sonrasında defalarca baskısı yapılan bu ilgi çekici eser, Arap milliyetçiliğine dair derli toplu ilk akademik çalışma olarak da dikkat çekiyor. Modern Ortadoğu tarihi, Arap milliyetçiliği, I. Dünya Savaşı’nda Ortadoğu’da siyasi ve askeri gelişmeler, Arap isyanı, Arap-Yahudi ihtilafı gibi hususlarda Türkçe literatürde sıkça atıf yapılan Antonius’un bu klasik eseri Mehmet Akif Koç ve Muhammed Karakuş tarafından Türkçeye çevrildi.
Translator:
Mehmet Akif Koç
Mehmet Akif Koç
Translator:
Muhammed Karakuş
Muhammed Karakuş
Estimated Reading Time: 10 hrs. 39 min.Page Number: 376Publication Date: 18 February 2021Publisher: Selenge YayınlarıOriginal Title: The Arab Awakening: The Story of the Arab National Movement
ISBN: 9786054944774Country: TürkiyeLanguage: TürkçeFormat: Karton kapak
Reklam

Book Statistics

Reader Profile of the Book

Kadın% 9.1
Erkek% 90.9
0-12 Yaş
13-17 Yaş
18-24 Yaş
25-34 Yaş
35-44 Yaş
45-54 Yaş
55-64 Yaş
65+ Yaş

About the Author

George Antonius
George AntoniusYazar · 1 books
Lübnanlı-Mısırlı tarihçi, yazar ve diplomat Antonius, 19 Ekim 1891 tarihinde Lübnan’ın Deyr’ül Kamer beldesinde dünyaya geldi. Ailesi, bölgenin Rum Ortodoks cemaatine mensuptur. Cambridge Üniversitesi’nde yüksek tahsil yaptı. Arap milliyetçiliğine adadığı hayatının 16 yılı, bölgedeki Arap ülkelerinin resmi hizmetinde geçti (1914-1921 Mısır ve 1921-1930 Filistin Manda Yönetimi). İngilizlerin Filistinli Araplara yönelik ayrımcı politikalarını protesto ederek, Manda Yönetimi’ndeki görevinden ayrıldı. 1930 yılından sonra ABD’deki bir düşünce kuruluşu bünyesinde çalışmalarını sürdürdü. 1941’de Kudüs’te hayata veda etti. Bu yıllar içinde Arap milliyetçiliğinin bölgedeki önemli isimleriyle yakın temas içinde oldu. Bilhassa artık klasikleşen 1938 tarihli Arap Uyanışı isimli eseri, Arap milliyetçiliğinin ilk ve kayda değer anlatılarından birini oluşturmaktadır.