"Sen şunu iç, ben seni manevi Romani yapacağım. İyidir bu iksir, Daki dey(Anneanne) ta nerelerden yolladı."
O da kim diye sormadı Cihan. Bir yudum almasıyla tükürmesi bir oldu. "Iyy. İğrenç!"
"İğrenç ha? dedi Balaban gayet sakin. Aniden çevik bir hareketle Cihan 'ın kafasını geriye yatırıp maiyi ağzından içeri boca etti. Yarı boğularak, yarı öksürerek neticede içti.
" Ala "dedi Balaban. Yeleğinin cebinden uzunca bir mendil çıkarıp Cihan ın başına bağladı." Bu bahar ailemize dahil oluyorsun. Haydi hayırlı olsun! "
O günden sonra bir hafta boyu içtiği iksiri sayesinde mi yoksa hiç sahip olmadığı sandığı talihi sayesinde mi bilinmez Cihan illeti nihayet yendi. Ölüm gelip yoklamıştı şöyle bir. Yanına almak istemişti. Sonra kim bilir hangi sebepten, bırakmıştı yaşasın.
Sayfa 246 - Doğan Egmont Yayıncılık ve Yapımcılık Tic. A.Ş.Kitabı okuyor
Meleklerin hallerine acıyıp iki seçenek sunmuşlar...
Şayet konuşma kabiliyetlerini geri almak istiyorlarsa,
gördüklerini unutmaları gerekiyormuş.
herşey silinecek ama KALPlerinde bir boşluk kalacakmış...
Eğer gördüklerini hatırlamayı tercih ediyorlarsa,
O zaman zihinleri bulanacakmış...
Böylece kimsenin bilmediği o beldeye varanların yarısı yüreklerinde bi eksiklik duygusuyla dönmüş.
Diğer yarısıda akılları karışmış halde.
Hasret çekenlere AŞIKLAR
Kafasında soru olanlara ŞAKiRTLER denmiş.
Birinciler aşkı öğrenmişler
İkinciler ise öğrenmeye aşık.
" O zaman sana bir bilmece. Mühim olan hayatta ne yaptığımız mı? Yoksa ne yapmadığımız mı?"
Cihan şaşırdı. "Ne demek o?"
"Velev ki bir ormandasın; karşına güzel bir dilber çıktı. Tek başına mahsur kalmış. İstesen çaresizliğinden faydalanıp ona orada sahip olabilirsin. Yapmazsan, o zaman adamsın. Yahut birileri sana küfredip hakaretler yağdırdı. Damarına bastı. Hiddetlenip döver misin? Şayet yapmazsan, o zaman adamsın. Demek ki ne yaptığımızdan ziyade, yapmadıklarımız tıynetimizi(yaradılış, huy) gösterir. "
Cihan güldü." Yani hiçbir şey yapmamak daha mı yeğ? "
" Becerebilirsen" dedi Tomaso kurnaz bir tebessümle." Taşla, tahtayla, demirle bina yaparsın. Ama sade bunlarla değil. Bir de boşluğu kullanırsın. Yokluğu. Ustan gayet iyi bilir bunları. "
Sayfa 211 - Doğan Egmont Yayıncılık ve Yapımcılık Tic. A.Ş.Kitabı okuyor
"Ne tuhaf. Bizi koruyan kollayan insanlar vardır etrafımızda. Hiç fark etmesek de onlar oradadır daima. Karşılık ya da minnet beklemeden, sadakatle, sevgiyle, sessizce... Nice sonra anlarız kıymetlerini. Hep geç kalırız teşekkür etmekte.