Aristo'nun Mantık ve İlim Anlayışı

Hamdi Ragıp Atademir

Aristo'nun Mantık ve İlim Anlayışı Gönderileri

Aristo'nun Mantık ve İlim Anlayışı kitaplarını, Aristo'nun Mantık ve İlim Anlayışı sözleri ve alıntılarını, Aristo'nun Mantık ve İlim Anlayışı yazarlarını, Aristo'nun Mantık ve İlim Anlayışı yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Her varlığın başlangıcı bir değişmeden ibarettir. Öyleyse, her şeyin aslında tek ve öncesiz bir madde var.
Zihnin doğru işlemesini sağlayan kaideleri koyan mantık, realitenin kanunlarını yalnızca ortaya çıkaran veya onları ispat eden metafizikten ayrı bir disiplindir. Mantık; "idealistlerin sandığı gibi sırf, bizatihi zihne değil, ferdi zihne taaluk" eder. Reeli bilen bu zihni, hatadan ve yanılmaktan korumak, kurtarmak lazımdır. Bu iş için de "reelin kanunlarını bilmek" gerekir. Bu suretle mantık da hareket noktasını, Aristo'ya göre ancak metafizikten almak zorundadır.
Sayfa 78 - Köprü KitapKitabı okudu
Reklam
Aristo, umumiye, bütüncül ve zaruriye hiç sarsılmayan bir ilgi göstermekle beraber “realiteden ayrılmanın ve talimlerin tehlikeli olduğunu” tekrarlamaktan da çekinmez:” Umumi mülahazaların geniş bir tatbikatı haiz oldukları şüphesizdir. Ama hususi mülahazalar daha çok hakikat ihtiva ederler.” diyerek yine bütüncülün gerdi işe bilinebileceği üzerinde düşüncesini belirtir. Böylece bu inançla ilimci Aristo, metafizikçi Aristo’nun; görünüşte karşısında, aslında yanında yer alır. Bu, onun aslında, tümdengelimin temelinde bu nevi tümevarımın bulunduğu, onun temelinde de bütün prensiplerin elde edilmesinde büyük rolü yüklenmiş olan bu zihni sezginin bulunduğu düşüncesinden ileri gelmektedir. Bu suretle düşüncenin umumi karakteriyle kendine has ampirizm arasındaki çelişiklikten ziyade bir münasebetten ve süreklilikten söz edilmesi isabetli bir tefsir tarzı olarak kabul edilmeye elverişlidir.
Sayfa 161
Duyum, ruhta ferdi nesnelerin meydana getirdiği, nesnelerin ilk bütüncül bir kavramı olup bütün hayvanlarda vardır. Fakat her üst hayvanda da bulunmasına rağmen duyumun ancak duyulabilen nesne ile kaim olduğu alt veya aşağı hayvanlarda “ne bir bütüncül bilgi konusu ne de böyle bir bilginin aleti” olamaz. Üst veya yüksek hayvanlarda “duyumdan hatıra, hatıradan da tecrübe” gelir. Tecrübe “hatıraların sayıca çokluğunun teşkil ettiği şey”dir. Tecrübeden de yani “ruhtaki sükunet halindeki bütüncül sanatın ve ilmin prensibi” gelmektedir.
Sayfa 155
Öyleyse ilim, tam bir sayım için değil, öz’ün her bir fertte olmasında..
İkinci Analitikler’in sonlarına doğru, Aristo’nun “ferdi varlıkları idrak ediyoruz. Ama ilmin öz konusu, bütüncülün idrakidir; umumiyetle insancı idrak olup bir fert, belli bir fert olan Gallias denen adam değil” dediğine işaret edelim. Öyleyse ilim, tam bir sayım için değil, öz’ün her bir fertte olmasında..
Sayfa 146
Aristo için bütüncül, aynı zamanda zaruri demek olduğundan tümevarmak, istikra yapmak bir nevi zihni sezgi ile öz’ü, zaruri’yi, netice olarak da bütüncül hususi tasavvurlar arasından, bu tasavvurlar içinden sıyırıp çıkarmak, yakalamak, kavramak demek oluyor.
Sayfa 146
Reklam
80 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.