Ve en önemlisi,
bugünün popüler sineması, genel manzarası
itibarıyla 1980’lerin yenilikçi sinemasının tam
anlamıyla anti-tezi sanki... Milliyetçi-
muhafazakar değerler yükselirken özgürlüğü,
demokrasiyi savunan öykülerin sayısı giderek
azalıyor. Toplum kendisiyle yüzleşmek için
değil, gülmek, ağlamak ve deşarj olmak için
gidiyor sinemaya...