Ey yalnızlığın kurbanı olan dost, şu yeryüzünün her neresinde bulunursan bulun, kendini topla ve gelip sana derhal kalbini sunan yabancı karşısında mutluluk gibi, acı gibi büyük ol!
Edebiyat, bizi sarhoş ederek çok kere bilgi edinmemize engel olur. Zihnimiz için edebiyat, kuşun kanatları gibidir: Kuş hiç şaşmadan uçuyorsa, kanatları değil, keskin gözleri sayesindedir.
Mihail, gözlerinin içine bakarak:
— Deli misiniz siz? dedi. Sizi tanımıyorum ben.
— Hâlâ tanımıyor musunuz beni?
— Nasıl «hâlâ»? Sizi hiç tanımıyorum... insan bir saatte
tanınmaz.
Adrian üzgün üzgün boynunu büktü:
— Yazık! Bense hiç olmazsa bir insanı sevmek için
zamanın önemi olmadığını sanıyordum.
— Evet ama, bir insanı sevmek için ilkin onu tanımak
gerekir.
— Tam tersini söylemeli: Bir insanı tanıyabilmek için
ilkin onu sevmek gerek. İlgilendiğimiz insanlar bize
kendilerini sevdirirler, böylece onları tanımamıza imkân
verirler. Bütün kalbleri açacak ancak sevgidir, sanıyorum.