Hayatınızı değiştirmek sizin elinizde.. İşinizi sevmiyor musunuz? Bırakın.. Okuduğunuz bölümü sevmiyor musunuz? Değiştirin. Okumak istemiyor musunuz? Okumayın. Kimsenin, sevmediği bir işi yapan elemanlara ihtiyacı yok..
"Hayatınızı değiştirmek sizin elinizde. Işinizi sevmiyor musunuz? Bırakın. Okuduğunuz bölümü sevmiyor musunuz? Değiştirin. Okumak istemiyor musunuz? Okumayın. Kimsenin, sevmediği bir iş yapan elemanlara ihtiyacı yok. Ne ailenizin ne de toplumun."
"Hayatınızı değiştirmek sizin elinizde. Işinizi sevmiyor musunuz? Bırakın. Okuduğunuz bölümü sevmiyor musunuz? Değiştirin. Okumak istemiyor musunuz? Okumayın. Kimsenin, sevmediği bir iş yapan elemanlara ihtiyacı yok. Ne ailenizin ne de toplumun."
Güneş bir anda turuncu bir hal aldı ve iyiden iyiye etrafı ısıtmaya başladı. Bunun nedeni batıyor olmasıydı aslında. Bu durumu hep güneşin giderayak elinden gelen ısıyı vermeye çalışması olarak düşünürdüm, sanki gitmek istemiyormuş, batmak istemiyormuş gibi. Hâlbuki birkaç saat sonra yeniden doğabilecek,bilmiyor bunu. Bunu biz bile bilemiyorduk aslında. Ne olursa olsun güneş tekrar doğacaktı, ama biz günün bitmesine üzülmekten kendimizi alamıyorduk. Biten her şey insanda biraz iz bırakıyordu,ama ertesi sabah yine,yeni bir gün başlıyordu. Yeni fırsatlar,yeni kapılar açılıyordu önümüzde. Bunu fark etmek istemiyorduk. İstediğimiz hemen, o an olsun istiyorduk. Bu insanlık olarak asla vazgeçemeyecegimiz bir ozelligimizdi belki de.