Aşkın Ekolojisi
Mim Kemâl ÖkeAşkın Ekolojisi Gönderileri
Aşkın Ekolojisi kitaplarını, Aşkın Ekolojisi sözleri ve alıntılarını, Aşkın Ekolojisi yazarlarını, Aşkın Ekolojisi yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Topoğrafyaya uyum, onu yaratan ilahi iradeye uyum demektir, her şeyden önce…
Postmodern insan, yaşadığımız çağın gereği midir nedir, boş zamanlarını ATM ile AVM arasında geçiriyor, diyebiliriz. Çünkü, bugünlerde kimliğimizi tanımlayan birincil unsur, “müşteri” oluşumuzdur. Yurttaşlıktan daha geçerli, arzulanır bir hüviyettir bu. Her türlü halkla ilişkiler mesaisiyle özellikle de pompalanmaktadır. Böylece, karşımıza her şeyin fiyatını bilen, ancak değerini bilmeyen nesiller çıkmaktadır!
Allah'ı bulabilmek büyük marifet. ''O'nu bulan, âlemi de farklı görür, âdemi de, ''derler. İdrak'in aslı budur işte. Bu dünyada Allah'la birlikte yaşama idraki... Onu, o melekeyi kaybedince Hz. Mevlânâ'nın buyurduğu gibi, ''O ömrü sen ömür sayma, onu hiç hesaba katma!''
Bu nedenle XXI. yüzyıl (postmodern) insanı mutsuzdur. Hem de neden mutsuz olduğunu bilmeden!
İnsan gerçek bir Avrupalı oldukça o kadar çok şeye gereksinim duyar ki.
Sayfa 177
Tasavvuf, aşkın etiği olduğu kadar, aynı zamanda estetiğidir de...
Sayfa 114
Bedenin kendisi yere benzer, kemikleri dağlara, ilikleri ma- denlere, karnı denize, bağırsakları nehirlere, damarları derelere, eti toz ve çamura benzer. Bedenin üzerindeki kıllar bitkiler gibidir; kılların büyüdüğü yerler verimli, kıl çıkmayan yerler ise tuzlu toprak gibidir. Beden yüzünden ayağa kadar kalabalık bir şehirdir; arkası ıssız bölgeler, önü doğu, arkası batı, sağı güney, solu kuzeye benzer. Nefes alış verişi rüzgâr, sözleri gök gürültüsü, bağırışı şimşek gibidir. Kahkahası ay ışığına, ağlaması yağmura, üzüntüsü gecenin karanlığına, uykusu ölüme, uyanması hayata benzer. Çocukluk günleri ilkbahar, gençliği yaz, olgunluğu sonbahar, yaşlılığı kış gibidir. Hareketleri ve eşleri yıldızların hareketleri ve dönüşüme benzer. Doğumu ve varlığı parlayan takım yıldızları ölümü ve yokluğu ise onların kayboluşu gibidir.
Sayfa 88