“Biliyorum çok aptalca gelecek ama ben bu terk edişin hem başrolü hem de seyircisiyim. İlle de bir neden arayacaksanız şöyle özetleyeyim: Çoğu zaman kendi başımdan geçenlere yabancılaştım. Bir figüran gibiydim. Arka plandan koşarak uzaklaştım. Öyle uzaklaştım ki kendimden, sonunda o hayatı yaşayan ben olmaktan çıktım. Nihayet radikal bir kararla, geçtim hayat ekranımın karşısına ve kendime uzaktan baktım. Tek bir soru sordum: Doğru filmde miydim?”
Oynatıcısına kafa tutanlar, ipinin ayarı kaçanlar, ağzı ziyadesiyle bozuklar ve savrulmuşlar bir gün kendilerini başkalarında aramaktan, sıradan yaşantılarını onlarla anlamlandırmaktan sıkılırsa ne olur?
İpleri kesen, çıtaları yakan ve kontrolden çıkan karakterler Asparagas’ın sayfalarında yeni güne farkındalıkla uyanıyor.