"elise gitmeden önce sana söylemem gereken bir şey var." elimi tuttu öyle zayıftı ki kavrayışı. omuzlarım sarsıla sarsıla, burnumu çeke çeke ağlamaya başladım. "hayır lütfen anne, hayır..."
"şşş çocuğum güçlü ol, benim için güçlü ol. beni senden alıyorlar, bunu gücünün sınanması olarak kabul etmelisin. güçlü olmalısın ve yalnız kendin için değil, baban için de. benim gidişim onu tarikattan yükselen seslere karşı savunmasız bırakacak. elise, diğer kulağına fısıldanan ses, senin sesin olmalı. üçüncü yol için bastırmalısın"
"yapamam"
"yapabilirsin. bir gün büyük efendi olacaksın ve tarikatı yönetmelisin, hem de kendi ilkelerine riayet ederek. inandığın ilkelere..."