Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Atatürk Din Düşmanı Değildi

Ali Kuzu

Atatürk Din Düşmanı Değildi Gönderileri

Atatürk Din Düşmanı Değildi kitaplarını, Atatürk Din Düşmanı Değildi sözleri ve alıntılarını, Atatürk Din Düşmanı Değildi yazarlarını, Atatürk Din Düşmanı Değildi yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Minnetle...
Okuma bilenler Kur’an-ı Kerim okuyor ve cennete gitmeye hazırlanıyor. Bilmeyenlerse Kelime- i Şahadet getiriyor ve ezan okuyarak yürüyorlar. Sıcak, cehennem gibi kaynıyor. 20 düşmana karşı her siperde bir nefer süngüyle çarpışıyor. Ölüyor, öldürüyor. İşte bu Türk askerindeki ruh kuvvetini gösteren dünyanın hiçbir askerinde bulunmayan tebrike değer bir örnektir. Emin olmalısınız ki Çanakkale muharebelerini kazandıran bu yüksek ruhtur.
‘Yörük ne demektir?” “Yürüyen Türk demektir.”
Reklam
Dine bağlanan âdet ve gelenekler, özgür düşünceyi demirden bir çember gibi çevirmişti. Her şeyi dine bağlamak zihniyeti cumhuriyet devrine kadar sürdü.
Atatürk, şuna inanıyordu; bir gün, eskisi gibi dünya Türk’ün olacak. Adalet ne, barış ne, cennet ne, insanlar o zaman görecek.
Unutmayın! Dünyada Yahudi ırkından daha gizemli, daha ilginç, daha ölümcül bir ırk yoktur.
Lütfen, “Atatürk’ten, milli devletten,Lozan’dan vazgeçin” diyen ve “Şehitlik ve gazilik kavramları kaldırılsın” diyenler ile “Türkiye mozaiktir, millet değil, halklardır”diyenlere dikkatle bakınız… Pek çoğunun yüksek dereceli Masonlar olduğunu göreceksiniz!..
Reklam
Atatürk Ramazan’da oruç tutan Müslümanlara karşı saygılı davranırdı. Milletin yüzüne baka baka su içmez, bazı davranışlarından vazgeçerdi. Hafız Yaşar Okur da Atatürk’ün Ramazan aylarındaki davranışlarını şöyle gözlemlemişti: “Ramazanların Atam için çok büyük bir önemi vardı. Ramazan gelir gelmez, ince saz heyeti Çankaya Köşkü’ne giremezdi. Kandil geceleri de saz çaldırmazdı. Sadece beni huzurlarına çağırır, Kur’an-ı Kerim’den bazı sureler okuturdu. Ben okurken gözleri bir noktaya takılır, derin bir huşu içinde dinlerdi. Ramazanlarda bir ay müddetle Hacı Bayram-ı Veli ve Zincirlikuyu Camilerinden şehitlerin ruhuna Hatm-i Şerif okumamı emrederlerdi. O günlerde civar kasaba ve köylerden gelenlerle cami hınca hınç dolardı.” İlk Cumhurbaşkanı Atatürk, kendisini o makama getiren Türk halkının inancına işte böyle saygı gösterirdi. Atatürk oruç tutmasa bile, oruç tutan halkın ibadetine çok önem verir, çok saygı gösterirdi. Dine, dindara ve Müslüman’ın ibadetine saygılıydı.
Atatürk’ün kız kardeşi Makbule Hanım şunları söylemektedir: “… Her Ramazan’ın bir günü ve ekseriyetle Kadir Gecesi bana iftara gelirdi. O gün imkan bulabilirse oruç da tutardı. İftar sofrasını tam eski tarzda isterdi. Oruçlu olduğu zaman, iftara başlarken dua ederdi.” “Ramazan geliyor, annemize hatim okutmayı ihmal etme!” diye hatırlatmada bulunup, hatim okuyacak hafıza hediye edilmek üzere bir zarf içinde para verdiği bilinmektedir.
Bir gün Kılıç Ali’nin evinde, Refik Koraltan, ‘Paşam, dedi, itimat buyurun, Anadolu’nun en ücra köşesinde bir çobanın kalbini açtığınız zaman orada Mustafa Kemal yazar. Bu böyledir, Paşam.’ Atatürk şu cevabı verdi: ‘Beyefendi, Anadolu’nun ücra köşesinde bir köylünün, bir çobanın kalbini açtığınız zaman orada Mustafa Kemal yazdığını ben de zatı âliniz kadar biliyorum. Amma benim kadar sizin de bilmenizi istediğim bir şey vardır ve o da şudur: Orada bir çobanın bulunduğu yerin on dakika ilerisindeki bir köy imamı gelip o ismi oradan on dakikada siler. İsterse istediği bir başka ismi yazar. Bunu da sizin benim kadar bilmenizi isterim.’
Milli Mücadele’nin kazanılmasında din adamlarımızın önemli hizmetleri vardır. Şeyh Sunusi ve Özbekler Dergahı’nın kahraman şeyhi Ataullah Efendi, bunlar arasında ilk akla gelenlerdendir. Din âlimlerimizin yapmış olduğu önemli hizmetleri, dönemin İngiliz Gizli Servis yetkilisi Harron Armstrong şöyle anlatmaktadır: “Elde ettiğimiz malumat ve karşılaştığımız hakikatler bizleri hayrete düşürdü. Bu din adamları münhasıran telkinlerle ve maneviyatı yükseltmekle iktifa etmemişler, fiilî olarak da mukavemet teşkilatı içinde vazife almışlardı. Halk üzerinde tesirleri fevkalade olduğundan, üzerlerine aldıkları vazifeleri muvaffakiyetle ifa etmişlerdi.”
351 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.