Bir Ömrün Öteki Hikâyesi

Atatürk Modernizm ve Din

Sinan Meydan

Quotes

See All
Son nokta: Atatürk'ün inancı, " Atatürk ile Allah arasında " bir konudur ve hiç kimseyi ilgilendirmez. Bizim için Atatürk'ün değeri dindar veya dinsiz olmasından değil, bu milleti birkaç kere kurtarmasından kaynaklanır.
Sayfa 956 - İnkilapKitabı okudu
1950'den sonraki "Karşı Devrim" sürecinde Türkiye'de Amerikan yapımı "yeni" bir "milliyetçilik" kurgulanmıştır. Önce Demokrat Parti döneminde ilk tohumları atılan, 12 Eylül 1980 Askeri Darbesi'nden sonra tam anlamıyla yerleştirilen bu "Yeni milliyetçiliğin" bilinen adı "Tük-İslam Sentezi" dir. Bu Amerikan yapımı "ucubenin" en garip yanı Atatürk'ü dışlaması ve "çarpıtılmış", "siyasallaştırılmış" İslamı içselleştirmesidir. İşte "Türk-İslam Sentezi" denilen bu "ucube", önce "Türk" ve "İslam" kavramlarının içinin ABD ve onun yerli işbirlikçilerinin işine yarayacak biçimde doldurulmasıyla oluşturulmuştur. 1950'den sonra, bu Amerikan yapımı ucube, "milliyeti" "din" zanneden aydınlanmamış, karşı devrimci, şeriatçı ve mafya bozuntularınca sahiplenilmiştir. Türk-İslam Sentezi, meşruiyetini, Osmanlı'ya ve şeriata sahip çıkmaktan; Cumhuriyeti ve laikliği ise eleştirmekten almıştır. Özü itibarıyla "dinci", "faşist" ve "Amerikancıdır. "
Sayfa 849 - İnkılap Kitabevi Yayınları
Reklam
İddiaya göre Atatürk bir gün Diyanet İşleri Başkanı Rıfat Börekçi Hoca'ya şunları söylemiştir: " Hocam, camilerimizde okunan hutbelerden milletimiz tam aydınlanıyor mu? Senden istediğim ayetlere dayanan bir hutbe kitabının hazırlanması. Çünkü bizim dilimiz Türkçedir. Okunan hutbeler de, siz daha iyi bilirsiniz ki Arapça aktarılmaktadır. Milletimiz bu yüce İslam dinini çok iyi anlamamaktadır. İyi anlaşılması için açık bir Türkçeyle hutbelerle vatandaşımıza seslenilmesini istiyorum. Bu büyük milletin diniyle, kültürüyle daha iyi büyüyeceğine inanıyorum. Yalnız dinimiz bilginin ışığında müspet ilimler yolunda ele alınmazsa vatanımız ve milletimiz için bir felakettir. "
Sayfa 623 - İnkilapKitabı okudu
"Biz ilhamlarımızı gökten ve gaipten almıyoruz." -Mustafa Kemal Atatürk, 1937 Meclis Konuşması'ndan
Sayfa 191 - İnkılap Kitabevi Yayınları
Kur'an'ın Arapçadan başka dillere çevrilip, namazda bile o dilde okunmasının dini açıdan "caiz" olduğunu; asıl amacın "lafız" değil, "anlam" olduğunu, İslamın en büyük imamı İmam-ı Azam Ebu Hanife asırlar önce ifade etmiştir. Ebu Hanife'nin bu görüşü, tarih boyu İslam dünyasında tartışmalara konu olmuş, İslam alimleri bu konuda değişik yorumlar yapmışlardır.
Sayfa 583 - İnkılap Kitabevi Yayınları
Avrupa'nın aydınlanmasını sağlayan Rönesans hareketi, nasıl ki eski Yunan ve Antik Roma kültüründen beslenmişse, Türkiye'nin aydınlanmasını sağlayan Atatürk modernleşmesi de eski Türk kültüründen beslenmiştir. Atatürk modernleşmesinin, Osmanlı modernleşmesinden ayrılan en temel özelliklerinden biri budur.
Sayfa 448 - İnkılap Kitabevi Yayınları
Reklam
Tevfik Fikret'in kitabının önsözüne koyduğu, "Fikri hür, irfanı hür, vicdanı hür bir şairim" dizesini, Atatürk'ün öğretmenlere seslenirken, "Hiçbir zaman hatınnızdan çıkmasın ki Cumhuriyet sizden, fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesiller ister," şeklinde ifade etmesi de onun Tevfik Fikret'ten ne denli çok etkilendiğini göstermektedir.
Sayfa 118 - İnkılap Kitabevi Yayınları
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.