Atatürk ve Devrimcilik

Bülent Ecevit

Atatürk ve Devrimcilik Posts

You can find Atatürk ve Devrimcilik books, Atatürk ve Devrimcilik quotes and quotes, Atatürk ve Devrimcilik authors, Atatürk ve Devrimcilik reviews and reviews on 1000Kitap.
Osmanlı Reformları Sömürüyü Artırmıştır Osmanlı çağının son dönemindeki yenileşme hareketlerine, reformlara bakacak olursak, bunlar, üretim ilişkilerini halk yararına yeniden düzenleyen devrimler değildi. Tersine, o dönemde yapılan reformların hemen hepsi, halkın ezilmesini, yoksullaşmasını, topraksızlaşmasını artırıcı, iç ve dış sömürüyü yoğunlaştırıcı nitelikte reformlardı. Osmanlı Devleti'nin son dönemindeki bu reformlarla, bu yenilik hareketleriyledir ki, Türkiye'de toprak ağalığı ve aracılık güçlenmiştir. İşadamlığı yapan azınlıkların gücü artmıştır ve yabancıların Türkiye'deki sömürü olanakları genişlemiştir.
Atatürk Halkçıydı
Atatürk'ün devrimci davranışlarının başında halkçılık gelir. Atatürk, halka inanmadan, halkın sevgisini ve güvenini kazanmadan, hiçbir devrim yapılamayacağını, hiçbir devrimin sürekli olamayacağını bilirdi. Atatürk, özellikle Türk halkının, kendi özlemlerini iyi teşhis edebilen, kendisine alçakgönüllülükle, sevgiyle, saygıyla yaklaşan devrimcilere, önderlere sahip çıkacağını; fakat kendisini anlamayanlara ve horgörenlere gönül kapılarını sımsıkı kapalı tutacağını bilirdi. Bunu, en iyi, Atatürk'ün kendisi anlatır. 30 Ağustos 1925'te,Atatürk, Kastamonu'da, şunları söylüyordu: Hakiki inkılapçılar onlardır ki, terakki ve teceddüt inkılabına sevk etmek istedikleri insanların ruh ve vicdanlarındaki temayülü hakikiye nüfuz etmesini bilirler. Bu münasebetle şunu da beyan edeyim ki, Türk milletinin son senelerde gösterdiği harikaların, yaptığı siyasi ve içtimai inkılapların sahibi hakikisi kendisidir ... Milletimizde bu istidat ve tekamül mevcut olmasaydı, onu yaratmaya hiçbir kuwet ve kudret kifayet etmezdi. Bu anlayış ve inanışta olduğu içindir ki, Atatürk, halkı kurtarmak için sarayı bırakıp, payitahtı bırakıp, Anadolu'ya gitmişti.Atatürk, kurtuluş hareketini başlatabilmek için, Saltanat'ın gölgesinden çıkıp halkın arasına girmişti. Atatürk, Kurtuluş Savaşı'ndan sonra da, devrimlere başlarken, savaş alanlarında kazanılmış üniformasını sırtından çıkarmıştı.
Reklam
Demokrasi bir inanış meselesidir. Bir yaşama yoludur. Demokrasi,insanların kendi kendilerine saygı duyarak yaşatabildikleri bir rejimdir. Dağ başında dünyadan habersiz yaşayan, okuma yazması olmayan bir kimse bile, kendi kendine saygılı ise, özgür yaşamak istiyorsa, demokrasiyi yaşatabilecek bir vatandaş tipidir. Bir süre yanıltılabilir. Oyunu bir süre ters kullanabilir. Oyu üzerindeki ekonomik baskılara bir süre boyun eğebilir. Ama sonunda mutlaka demokrasiyi kendi yararına, halkın yararına işletmenin yolunu bulur.
Demokrasi bir inanış meselesidir. Bir yaşama yoludur. Demok­ rasi, insanların kendi kendilerine saygı duyarak yaşatabildikleri bir rejimdir. Dağ başında dünyadan habersiz yaşayan, okuma yazması ol­mayan bir kimse bile, kendi kendine saygılı ise, özgür yaşamak is­tiyorsa, demokrasiyi yaşatabilecek bir vatandaş tipidir. Bir süre ya­nıltılabilir. Oyunu bir süre ters kullanabilir. Oyu üzerindeki ekono­mik baskılara bir süre boyun eğebilir. Ama sonunda mutlaka de­mokrasiyi kendi yararına, halkın yararına işletmenin yolunu bulur.
Halktan Kopuk Solcular
Çünkü gerçek solcu, özgürlük ister; bunlarsa özgürlük rejimine karşıdırlar. Gerçek solcu kendi toplumunu ve halkını iyi tanır. Bunlarsa toplumu tanımazlar, halktan kopukturlar. Gerçek solcu halka inanır, halka saygı duyar; bunlar halka inanmaz ve saygı duymazlar. Gerçek solcu halk iktidarı ister; bunlarsa, halka rağmen kendi iktidarlarını isterler. Solculuğun aşırısı olur, ılımlısı olur, fakat insancıl olmayan, in­san sevgisine dayanmayan solculuk olmaz. Oysa bunlarda insan sevgisi yoktur. Bunlar herkesten çok Atatürkçü geçinirler. Oysa Atatürk'ün en belirgin devrimci davranışlarını reddederler
Bazı kısımlar tanıdık geldi
Atatürk devrimlerine karşı tepkiler, yer yer ve zaman zaman, kaygı verici ölçülere varmıştır. Fakat, bir yandan da, Türkiye'de artık, hükümeie, devlete rağ­men bile, o devrimleri korumaya kararlı diri güçlerin, yeni kuşak­ların yetişmiş olduğu gözler önündedir. Bu güçler, bu kuşaklar, et­ kinliklerini, iktidar himayesindeki bir gericiliğe karşı direniş ve mücadele olanaklarını, demokrasiden, demokrasinin sağladığı hak ve özgürlüklerden almaktadırlar. Üstelik, Atatürk devrimciliğini kendi doğrultusunda daha ileri götürme, altyapı devrimciliği aşamasına eriştirme akımı, ancak, çok partili demokratik rejimde, özellikle 27 Mayıs Anayasası'nın sağladığı geniş özgürlükler içinde ortaya çıkabilmiş ve güçlenmeye başla ya bilmiştir.
Reklam
Cumhuriyet kurulduktan bir süre sonra ortaya çıkan tu­tuculuk eğiminin bir başka nedeni de şudur: Kurtuluş Savaşı sıra­sında ve sonrasında, bazı kimseler, bazı çıkarlar sağlamışlardır. Ye­ni kurulmakta olan rejimde elde ettikleri bu çıkarları veya kudret mevkilerini korumak güdüsü ile tutucu olmaya başlamışlardır. Yapılacak başka bazı devrimlerin, özellikle altyapı devrimleri­nin, elde ettikleri çıkarları veya eriştikleri kudret mevkilerini sar­sabileceğini, ellerinden alabileceğini düşünmüş veya sezmişlerdir. Bunlar da, devrimleri belirli bir noktada dondurmak isteyenler arasında yer aldıkları için, tutucu olmuşlar, devrim sonrası tutucu­luğuna yol açmışlardır.
Abi ben sana şu mereti içmeyi bırak demiyor muyum
Türkiye'nin belki en uyanık, en ilerici halkı, yenilikle­re en yatkın halkı Doğu Anadolu'dadır. Türkiye'nin hiçbir bölge­ sinde Atatürk sevgisi, Atatürk'e bağlılık, Doğu'dakinden daha bi­ linçli, daha köklü ve içten değildir. Doğu Anadolu, zengin bir Ata­türk folklorunun doğup yaşadığı bir bölgedir.
Atatürk, Türk toplumunun evrim yoluyla değil, devrimci atılışlarla ilerlemesini öngörmüştü. Buna göre, Atatürk devrimciliği Atatürk'ün sağlığında yapılmış somut devrimlerle sı­nırlı kalmamakta, sürekli bir devrimcilik niteliğini kazanmaktadır. Bu da, Atatürk devrimciliğinin soyut yönüdür. İnsan, ancak, Atatürk devrimciliğini her iki yönüyle, somut ve soyut yönleriyle benimserse gerçek bir Atatürkçü, gerçek bir Ata­türk devrimcisi olabilir. Kendilerini Atatürk'e bağlı sayan, su katılmamış devrimci sa­ yan bazı kimseler vardır ki, yalnız Atatürk'ün somut devrimlerini benimserler. Böyleleri, aslında, devrimci değil, tutucudurlar.
:D :D :D ************************************
"Senin hala süregelen yoksullu­ğu, aydınların, yöneticilerin, fes yerine şapka giymesindendir, gi­yim-kuşam değiştirmesindendir... Ahlak bozukluğu, kadının kafes ardından, peçe altından çıkarılmasındandır... Senin içinde bulun­ duğun sıkıntılar, laiklik ilkesiyle dinin zayıflamasındandır... Gavur icatlarının memlekete sokulmasındandır... "
Sayfa 55 - PDF
250 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.