Atatürk’ün Bana Anlattıkları: Mustafa Kemal’in Ağzından Vahdettin

Falih Rıfkı Atay

Atatürk’ün Bana Anlattıkları: Mustafa Kemal’in Ağzından Vahdettin Posts

You can find Atatürk’ün Bana Anlattıkları: Mustafa Kemal’in Ağzından Vahdettin books, Atatürk’ün Bana Anlattıkları: Mustafa Kemal’in Ağzından Vahdettin quotes and quotes, Atatürk’ün Bana Anlattıkları: Mustafa Kemal’in Ağzından Vahdettin authors, Atatürk’ün Bana Anlattıkları: Mustafa Kemal’in Ağzından Vahdettin reviews and reviews on 1000Kitap.
125 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
Atatürk'ün kurtuluş mücadelesini başlatmadan önceki dönemlerde yaşadığı zorluklar ve onun hakkında az bilinen birçok şeyi kendi ağzından okuyabildiğimiz müthiş bir eser.
Atatürk'ün Bana Anlattıkları
Atatürk'ün Bana AnlattıklarıFalih Rıfkı Atay · Bateş · 1999869 okunma
125 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 4 days
Daimi Önderimizin kendi ağzından 1. dünya savaşı, Abdülhamid'in son dönemi ile Vahdettin dönemi, mütareke dönemi ile Samsun'a çıkışına kadar olan dönemi anlatan çok önemli bir yapıt. Özellikle Atatürk'ün Osmanlı devletinin 1.dünya Savaşı'na girmesine nasıl karşı çıktığını, Alman generallerle olan diyaloglarını, mütareke döneminde canı pahasına İstanbul hükümeti Erkan'ı Harbiye Reisi ile nasıl yazıştığını, aklındaki ve yüreğindekileri nasıl kaleme aldığını aktaran bu önemli kitapta; aynı zamanda Atatürk'ün Vahdettin ile önemli diyaloglarına, Şam'a nasıl sürgün edildiğine, Vahdettin'in kendisini hangi amaçla kullanmak istediğine ancak Atatürk'ün yüksek dehası ve vizyoner kişiliği ile bunların üstesinden nasıl geldiğine ve milli mücadeleyi nasıl başlattığına, cephede ve cephe gerisinde vatan aşkıyla nasıl yanıp tutuştuğuna, gerektiğinde hiç düşünmeden canını seve seve verebileceğine, sağlığını nasıl kaybettiğine, duygusal gel-gitleri ile derin üzüntülerine ama gerektiğinde kendini nasıl motive ettiğine yer verilmiştir. Belki de en çok merak edilen; Atatürk'ün Anadolu'ya kimler tarafından bilinçli bir şekilde gönderildiğine ilişkin kasıtlı yanıltıcı bilgilerin doğrusunu ilk kaynaktan okumanın heyecan ve mutluluğunu yaşayacaksınız...Bu bilgiler ışığında bu önemli kitabı özellikle okumanızı öneriyorum.
Atatürk'ün Bana Anlattıkları
Atatürk'ün Bana AnlattıklarıFalih Rıfkı Atay · Bateş · 1999869 okunma
Reklam
Evdeki vedaları bitirmiştim. Tam o sırada gelerek beni büroma götüren bir dostum, aldığı bir habere göre benim ya hareketime müsaade edilmeyeceğini, yahut vapurun Karadeniz'de batırılacağını söyledi. Yıldırımla vurulmuşa döndüm.Daha sonra vaktiyle uzun müddet yanımda çalışan bir erkanıharp de gelerek, maiyetinde çalıştığı bir Damat'tan aynı şeyleri öğrendiğini bildirdi.
Sayfa 141Kitabı okudu
Ordu Müfettişliği
Kazım Paşa (Karabekir) ile açık konuşarak bütün düşündüklerimi anlattım;" Her ne sebep ve maksatla beni İstanbul'dan uzaklaştırmak için vesile aramışlar ve bu memuriyeti bulmuşlar. Hemen kabul ettim Ben zaten şu ve bu suretle Anadolu'ya geçmek için fırsat arıyordum. Madem ki onlar teklif ettiler, fırsattan mümkün olduğu kadar istifa etmeliyiz.
Sayfa 126Kitabı okudu
ATATÜRK 'e özel görev
Vahdettin kabinelerinde benim için iki zıt fikir olduğunu yukarıda söylemiştim:Biri beni lehlerinde kazanmaya çalışanlar, diğeri hiçbir suretle itimad edilmemek lazım olduğunu iddia edenler!Aylarca münakaşalardan sonra hangi fikir hak kazanmış bilir misiniz: Mustafa Kemal'e emniyet edilemez! Mustafa Kemal İstanbul da birtakım menfi telkinler, belki hazırlıklar yapıyor. Bu adamı İstanbul'dan uzaklaştırmak lazımdır. Mustafa Kemal'i Anadolu dağlarına atmalı ve orada çürütmeli! Nihayet bu karar üzerine mutabık kalmışlar..."Beni İstanbul'dan çıkarmakla ağır bir yükten kurtulacaklarını zannedenler, makul bir sebep aramakla meşgul idiler. Nihayet bu sebep, işgal kuvvetleri zabitlerinin raporları ile dolu bir dosya halinde ellerine geldi." Birgün Harbiye Nazırı Şakir Paşa beni makamına davet etti. Bürosunun karşısına oturdum. Bir tek kelime söylemeksizin bana dosyayı uzattı. "Bunu okurumsunuz?" dedi. Dosyayı baştan nihayete kadar gözden geçirdim. Hulasası şu idi: "Samsun ve havalisinde birçok Rum köyleri Türkler tarafından her gün tecavüze uğramaktadır. Osmanlı hükümeti bu vahşi tecavüzlerin önüne geçememektedir. Bu havalinin emniyet ve huzurunu temin etmek insaniyet namına borcumuzdur." Dosyayı okuduktan sonra Harbiye Nazırının yüzüne baktım; "Emriniz Paşam" dedim.
Sayfa 125Kitabı okudu
Mustafa Kemal Atatürk
Benim kanaatim o idi ki ve daima o oldu ki dünyada insan diye yaşamak isteyenler, insan olmak vasıflarını ve kudretini kendilerinde görmelidirler...Bu uğurda her türlü fedakarlığa razı olmalıdırlar. Yoksa hiçbir medeni millet, onları kendi sırasında ve safında görmek istemez...
Sayfa 114Kitabı okudu
Reklam
Kendi kendime şu kararı verdim:Münasip bir zaman ve fırsatta İstanbul'dan kaybolmak,basit bir tertiple Anadolu içine girmek, bir müddet isimsiz çalıştıktan sonra, bütün Türk milletine felaketi haber vermek.!
Sayfa 109 - Atatürk çıkış yolu arıyorKitabı okudu
İstanbul'un işgali
Şişli'deki evimde yeni vaziyeti mulahaza ediyordum. İstanbul sokakları itilaf devletlerinin süngülü askerleriyle dolmuştu. Boğaziçi, toplarını sağa sola çeviren düşman zırhlılarıyla, lacivert sularını göstermeyecek kadar örtülüydü. Koskoca İstanbul ve koskoca İstanbul' un yüzbinlerce halkı sesleri kısılmış haldeydi. İstanbul ufuklarında yükselen şeyler, yalnız düşman sesleri, düşman hakaretleri, düşman bayrak ve süngüleriydi. Şayanı hayrettir. Artık adi bir mendil altında çiğnenen bu muhitte hala bir saltanat, bir hükümet, bir varlık farzedenler vardı.
Sayfa 102Kitabı okudu
Geri199
1,000 öğeden 991 ile 1,000 arasındakiler gösteriliyor.