Atatürk'ün Din ve Laiklik Anlayışı

Ethem Ruhi Fığlalı

Atatürk'ün Din ve Laiklik Anlayışı Quotes

You can find Atatürk'ün Din ve Laiklik Anlayışı quotes, Atatürk'ün Din ve Laiklik Anlayışı book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
Kurtuluş savaşında din sömürüsünden çok çekmiş olan önderlerin, özellikle Atatürk'ün, dini denetim altında tutmak istemesi anlaşılır bir durumdur. Nitekim aynı durum Fransız Devriminde de yaşanmıştır. Ancak bu durumu demokratik dönemde sürdürmek olanaksızdır. Demokratik devlet, ister istemez laik olmak zorundadır. Dinlere hem karışamaz ve hem de bir dine öncelik/üstünlük tanıyarak onun okullarını açamaz. Öte yandan, dinsel toplulukların kendi din okullarını açmasını da önleyemez.
Sayfa 84 - Atatürk Araştırma MerkeziKitabı okudu
Kanunun tümü hakkındaki görüşmelerden sonra maddelere geçilir ve "Halife görevden alınmıştır. Halifelik, hükümet ve Cumhuriyet anlam ve kavramlarının içinde zaten var olduğundan, halifelik makamı kaldırılmıştır" şeklindeki birinci madde üzerine söz alan Urfa mebusu Şeyh Safvet Efendi, kısaca İslamiyet adına imiş gibi takdim edilen halifelik konusunun Cumhuriyet dönemine kadar incelenmediğini ve hakkında makul ve mantıklı sağlam bir görüşe ulaşılamadığını; halifeliğin gerçek anlamda bu "Koca Meclis"in manevi şahsında belirdiğini ifade eder.
Sayfa 77 - Atatürk Araştırma MerkeziKitabı okudu
Reklam
Belki dünün ve bugünün pek çok Müslümanı gibi, dinin pratiklerini yerine getirme, yani dini namaz-oruç gibi pratikleri ile yasama açısından zaafları vardır ve olmuştur; ama Atatürk'ün din aleyhine veya dinle ilgisizlik anlamına gelebilecek herhangi bir söz ve tavrına rastlamak şöyle dursun, her davranışında ve sözünde, ihlasla / içtenlikle inandığı İslam dinine ve değerlerine kuvvetle sahip çıktığını ve üzerine titrediğini görürüz.
Sayfa 51 - Atatürk Araştırma MerkeziKitabı okudu
... İşte on dokuzuncu yüzyıla gelindiğinde, doğuş dönemlerinde bilginin ve sürekli gelişmenin öncüsü olan ve inananları heyecanla ve coşku ile araştırmaya teşvik eden Kur'an-ı Kerim, dolayısıyla İslâm kültürü ve medeniyeti cehaletin ve hurafelerin harmanında savruluyor; Müslümanların yaşadığı ülkeler de birçoğu sömürgeleşmiş olarak farklı statülerde Batı'nın "şamar oğlanı" haline sokulmuş bulunuyordu...
Sayfa 45 - Atatürk Araştırma Merkezi Başkanlığı/ 2. BaskıKitabı okudu
Sünnet, sözlükte ister iyi ister kötü olsun yol, gidiş, benimsenen tarz, davranış, üslup ve adet demektir. Kelime Kur'an'da,"sünnetullah" şeklinde kullanıldığında, "Allah'ın emir ve yasakları ile değişmez İlahi kanunları ve tutumu" anlamlarına [Msl. bkz. 33. Ahzab, 38, 62; 40. Mü'min, 85; 48. Feth, 23]: "sünnetu'l-evve- lin" şeklindeki kullanışlarda da "geçmiş ümmetlerin, toplulukların tuttukları yol, başlarına gelenler anlamlarına gelir. [Msl. bkz. 8. Enfal, 38; 15. Hicr, 13; 18. Kehf, 55; 35. Fatir, 43].
Sayfa 12 - Atatürk Araştırma MerkeziKitabı okudu
Laiklik, yalnızca devletin / siyaset ve iktidarın din karşısında bağımsız / özgür ve özerk olduğunu değil, aynı zamanda insanlar ve toplumların demokratik hak ve hürriyetlerine, din kültüründeki ifadesiyle "fitri" hak ve hürriyetlerine çok daha fazla sahip olduklarını gösteren ve dinin de devlet karşısında daha bağımsız/özgür ve özerk olduğunu gösteren bir "sistem"dir.
Sayfa 3 - Atatürk Araştırma MerkeziKitabı okudu
Reklam
107 öğeden 71 ile 80 arasındakiler gösteriliyor.