Eskisi gibi bi olamayacağı bir hale geçer çünkü. Uzunluğu ya da kısalığı değiştirmez bu yeni süreci. Başka birine dönüşür çünkü insan sevince. Bunca uygarlığın beşiği dünyada bu dönüşüme kayıtsız kalmayı başarmış nice şanssız insan yok değildir.
Kışı sevmiyorum. Dumanlı tepeleri, çiseleyen havayı. Gözün gözü görmediği sisi. Uzağın daha belirsizleştiği zamanı.
Yazı seviyorum. Belki biraz da güzü. Doğanın, cesaretini kazanıp her şeyin örtüsünü yenilemesini. Yeşilin, pembenin, morun, beyazın birbirine karışmasını. Belki de benim cesedim, bu renklerden birine dönüştürecek üzerimde büyüyen otları. Yaşlanırken bunları da düşünüyor insan. Solgunlaşan yanak derisinin pembeliğini toprağa vereceğini.