Jakoben Söylevler

Ayaklar Baş Olunca

Maximilien de Robespierre

About Ayaklar Baş Olunca

Ayaklar Baş Olunca subject, statistics, prices and more here.

About

"Tüm Fransız terörizmi, burjuvazinin düşmanlarıyla, mutlakıyet ile, feodalizm ile ve darkafalılık ile avamca hesaplaşmaktan başka bir şey değildir." -K. Marks, Burjuvazi ve Karşı-Devrim- "Paris'in varlıksız yığınları, terör döneminde, egemenliği bir an ellerine geçirebilmiş ve böylece burjuva devrimini burjuvazinin kendine karşı zafere götürebilmiştir." -F. Engels, Anti-Dühring-
Translator:
İlhan Erman
İlhan Erman
Estimated Reading Time: 5 hrs. 20 min.Page Number: 188Publication Date: 2008Publisher: İlkeriş Yayınları
ISBN: 9786054087020Country: TürkiyeLanguage: TürkçeFormat: Karton kapak
Reklam

Book Statistics

Reader Profile of the Book

Kadın% 25.9
Erkek% 74.1
0-12 Yaş
13-17 Yaş
18-24 Yaş
25-34 Yaş
35-44 Yaş
45-54 Yaş
55-64 Yaş
65+ Yaş

About the Author

Maximilien de Robespierre
Maximilien de RobespierreYazar · 2 books
Maximilien François Marie Isidore de Robespierre (6 Mayıs 1758 – 28 Temmuz 1794), Fransız Devrimi'nin liderlerinden, Fransız hukukçu ve politikacı. Robespierre ailesinin İrlanda asıllı olduğu söylenir. Robespierre, Arras'da bir süre okula gittikten sonra, Paris'te Louis Le Grand Koleji'nde okudu. 1781'de baba mesleğini seçerek avukat oldu ve Arras'da çalışmaya başladı. 1788'de États généraux Meclisi'nin seçilmesi ve toplanmasıyla ilgili tartışmalara katıldı. Bu meclise girmek için Artois'dan Tiers-État temsilcisi seçildi. Sadık bir Rousseaucu olması sebebiyle aşırı solda sayılıyordu, nitekim hemen Jakoben kulübüne üye oldu. Zengin burjuvazi yerine, Paris halkını tutuyor, onlara dayanıyordu. Bütün söylevlerinde demokrasiyi savundu, ve genel oydan yana çıktı. Halk onu "Incorruptible" (Bozulmaz, satın alınamaz, yıkılmaz) olarak adlandırıyordu. Robespierre, katıksız bir demokrasi adına Jirondenler'le çatışıyordu. Avusturya'yla savaşmak söz konusu olunca buna karşı çıktı. Cumhuriyet ilan edildikten sonra, geri dönülmesini kesinlikle önlemek için Saint-Just, Marat ve Danton'la birlikte 21 Ocak 1793'te kralın idam edilmesini sağladı. Rousseau gibi Robespierre de siyasal yönetimin eskiden beri büyük çoğunluğun bir azınlıkça sömürülmesi ve ona boyun eğdirilmesi için kullanıldığına inanmaktaydı. Ona göre yasa dediğimiz şeyler, bu çabaları sistemleştirmek içindi. Yasamacılar, halkın güçlerini serbest bırakmak ve özgürlük, onur, mutluluk, kendi kendini yönetme özlemlerini doyurmayı düşünmüşlerdir. Oysa bu yapay zorlama bir kez ortadan kalksa, hemen uyumlu bir toplum doğacak ve aralıksız sürüp gidecektir. Robespierre ve öteki Jakobenlerin terörden umdukları, geçici bir diktatörlükten sonra Aydınlanma Çağı felsefecilerinin öngördükleri bu doğal düzene ulaşmaktı. Fakat, Robespierre'in kendisi de bu terör döneminin bir kurbanı olarak 28 Temmuz 1794'te giyotinle idam edildi.