Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.2
Ay'daki İlk İnsanlar
H. G. WellsAy'daki İlk İnsanlar Yorumları ve İncelemeleri
Ay'daki İlk İnsanlar yorumları ve incelemelerini, Ay'daki İlk İnsanlar kitabı hakkındaki okur görüşlerini , Ay'daki İlk İnsanlar puanlarını 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Puan
7.810 üzerinden
232 syf.
·
Puan vermedi
H. G. Wells’in Aydaki İlk İnsanlar Romanında Uzay, Ütopya ve İnsan Doğası
Aydaki İlk İnsanlar, H. G. Wells’in 1901 yılında yayımlanan bir bilim kurgu romanı. Kitap, uzaya yolculuk temasını işler. Kitapta iki erkek, Bedford ve Cavor, özel bir maddeyle güç sağlayan küresel bir gemiyle aya uçarlar. Ay’a vardıklarında, ayın yarısının her ay gündüz olduğunu, bu süre zarfında donmuş atmosferin ısındığını ve fantastik bir bitki örtüsünün ortaya çıktığını keşfederler. Ayın sakinleri, aybuğaları olarak adlandırdıkları, insan boyutunda karınca gibi yaratıklardır. Aybuğaları, bal peteği şeklinde bir yeraltı dünyasında yaşarlar. Bedford ve Cavor yakalanır ve durumlarına çok farklı tepki verirler: Bedford mümkün olduğunca çok altın götürmek ve dünyaya dönmek isterken, Cavor esir aldıklarıyla iletişim kurmaya çalışır ve onları ilginç bulur. Kitap, Wells’in insanlığın ve ütopyanın durumu hakkında yaptığı hicivli gözlemlerle dolu. Bedford ve Cavor, yazarın insan doğasının farklı yönlerini temsil ettiği iki zıt karakter. Wells, aybuğalarının toplumunu, insanlarınkinden daha üstün olduğunu iddia ettiği bir kolektivist utopya olarak tasvir ediyor, ancak aynı zamanda onun dehşet verici ve baskıcı yönlerini de gösteriyor. Kitap, okuyucuyu hem hayal gücüyle hem de düşündürücü fikirleriyle cezbeden bir bilim kurgu klasiği.
Keyifli okumalar,
Kitapla Kalın
232 syf.
·
Puan vermedi
Ursula'nın Verne'i yetersiz bulduğu, Asımov'u yok saydığı bir edebiyat türünde, Wells'i öncü ve lider kabul ettiğini göz önünde bulundurarak; Wells berbat bir tarihçi, iyi bir okur ve sağlam bir kurgu yazarı demek istiyorum. Gerçekten yalnız bir kitabını okumak bile bu yorum için kâfi. Kitapta yer yer sıkıcılaşan aşırı detaylı bir anlatım vardı. Fakat bu okumama ve bol bol gülüp çeşitli sorgulamalar yapmama engel olmadı.
Herbert George Wells'in sanıyorum ki on kitabını okudum. Ne garip ki (benim gözlemlerime göre) en popüler-en beğenilen eseri olan Zaman Makinesi, okuduğum en basit-kötü kitabı. Ama şu an bitirdiğim Ay'daki İlk İnsanlar kitabı, yazarın okuduğum en iyi kitabı olmasına rağmen neredeyse hiç bilinmiyor. Bu durum çok garip geldi.
Yazar, bu kitabında Dünya'dan Ay'a, daha sonra gerçekleştirilenden çok daha ucuz ve basit bir yöntemle, bir buluşla gidiyorlar. Ay'ın yüzeyinde yetişen "ot"lar, atmosferindeki seyrek "oksijen" gibi unsurlarla karşılaşıyorlar. Daha sonra ise buranın insanların yaşadığı Dünya gibi, yaşanılan bir yer olduğunun farkına varıyorlar: yer altındaki yaşam. Hikayenin gerisi iki insan ve Selenliler (Aylılar) arasında geçen olaylar ve iki "turist"in Ay'daki maceralarını anlatıyor.
Kitap mutlaka okunmalı, tavsiye ederim.
Günümüz bilimi ve teknolojisiyle bu kitabı okumak kişide hafif alaylı bir tebessüm bırakabilir zira kitabın yazıldığı tarih olan 1901 yılındaki bilimkurgu, bizim için artık çok geçmişte kalmış bilim ve teknolojik hayal gücü demektir. Çok daha fazla öteye uzanan bir bilimkurguya ve fantastik öğelere sahip kitaplarımız var. Ama henüz aya çıkılacak teknolojinin olmadığı (ki sadece Ay yüzeyine çıkmak için bile 70 yıla yakın zamanı var insanlığın), bir dünyada bu bilimkurgu kitabı alkışı hak ediyor.
Merak içindeki bir bilim insanı ile oyun yazmaya çalışarak geçinmeyi düşünen birinin karşılaşıp Ay'ın madenlerini farklı amaçlarla kullanmayı düşünerek bu maceraya atılmaları kitabın konusunu oluşturuyor. Macera ilerledikçe insanın yabani, saldırgan, önce öldüren sonra inceleyen bir canlı olduğunu görüyoruz.
Maddi çıkar uğruna yapamayacağı şey yok insanın. En erdemli davranışlarını bu çıkara uydurabilir ya da çıkarları bu davranışlara uydurabilir. Kitapta da insanlığın ay yüzeyindeki ya da derinliklerindeki madenlerinden haberdar olması durumunda, buradaki canlılara savaşı getireceğini okuyoruz.
Kitabı başarabilirsek 20. yüzyılın başında yaşıyormuşuz gibi okursak zevkine varabiliriz sanırım. Bir de Wells'in ilham kaynağı olduğu diper bilimkurgu yazarlarını düşününce, yazarın değeri daha da artıyor.
H.G. Wells'in Öngörüsü
“Bay Cavor’un araştırmasının amacı ‘her tür ışıma enerjisine’ karşı ‘opak’ olması gereken bir madde bulmaktı. (…) Mesela neredeyse tüm maddeler ışıma enerjilerinin bir çeşidine karşı opak durumdadır. Örneğin cam ışığa karşı şeffaftır ama ısıya karşı çok daha az geçirgendir (…) öte yandan karbon bisülfat içindeki iyot çözeltisi ışığı tamamen