Bâzan, mecnunlar gibi, tek başıma dağ ve çöllere gider, bâzan bahçe ve mahalleleri sokak sokak dolaşırdım. Ne yürümeğe ve ne de oturmaya ihtiyarım vardı; ne gitmeye ve ne de kalmaya karar verebiliyordum.
Ne gitmeye kuvvetim, ne de kalmağa takatim var; ey gönül bizi bu hâle sen düşürdün.