Hakikat denilen şey, aslında elimizde tuttuğumuz anda eriyip giden buz gibi kolaylıkla kaybolan bir şeydir. O halde hakikate yaklaşmanın tek yolu, tüm açıklamaları ve yorumları askıya almak olabilir mi? Böylelikle hakikati, basit ve durağan ifadelere hapsetmeden sadece ama sadece özgürlüğüne bırakmak; ayrıca geçmişte Nambaran vadisinden edip geçen rüzgar gibi hafifçe dağılıp gidecek şekilde kendi başına bırakmak, gerçeğe giden salt yol olmaz mı?