Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

1352-1913

Balkanlar'ın Osmanlı Tarihi

Tuğrul Kihtir

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Osmanlı ordu düzeninde üst düzey rütbeler yukarıdan aşağı doğru müşir (mareșal), birinci ferik (orgeneral), ferik (tumgeneral-korgeneral arası), mirliva (tuğgeneral-tümgeneral arası miralay (albay), kaymakam (yarbay) şeklinde sıralanırdı.
Sayfa 346Kitabı okudu
4 Aralık 1897 tarihinde imzalanan İstanbul Antlaşması, kazanılmış askeri başarılar için adeta acı bir şaka gibiydi. Savaşı kazanan tarafın evinde imzalanan anlaşma kazanan taraf için inanılır gibi değildi. Osmanhlanın bazı küçük sınır düzenlemeleri dışında geniş Tesalya topraklarından geri çekilerek burayı yeniden Yunanlılara bırakmaları, dört milyon altın savaş tazminatı ve Türk tebaasının uğradığı zararlar için de yüz bin altın tazminat alması kararlaştırıldı.
Sayfa 261Kitabı okudu
Reklam
Yunanistan'da Meriç Nehri'nin hemen karşı tarafında Dimetoka'da tekke ve türbesi bulunan Kızıldeli Seyyid Ali Sultan (0.1402), Sultan Yıldırım Bayezid zamanında ve Bulgaristan'da Hasköy (Haskovo) şehrinin Teketo köyünde türbesi bulunan Otman Baba (0.1478) ile Bosna-Hersek'te Ajvatovica Dağı eteklerinde Bogomiller arasında yaşamış olan Ayvaz Dede, Fatih Sultan Mehmed döneminde efsaneleriyle, bilgelikleriyle ve kişilikleriyle çevrelerindeki insanların kendi rizalarıyla Müslümanlığa geçmesine neden olmuş sayısız alperen dervişlerdir. Bunlar ve Akyazılı Sultan, Demir Baba, Ali Koç Baba, Gül Baba gibi diğer alperen dervişler, Balkanlar'da Hacı Bektaş-i Veli'nin tüm insanları eşit gören kucaklayıcı öğretilerinin temsilciliğini yapmışlar ve Müslümanlığın hızla ve kalıcı bir şekilde yayılmasında büyük rol oynamışlardı.Bugün de Balkanlar'ın hemen her yerinde sayısız ve aktif Bektaşi tekkeleri bulunur. Bektaşilik, Halvetilik ve Mevlevilik, Balkanlar'daki en yaygın tarikatlardır.
18 Ekim 1912 günü Yunanlar sınırı aştılar ve ertesi gün de Alasonya’ya (Elassona) saldırarak burayı ele geçirdiler. Yunanlar, Alasonya'ya gece saatlerinde girdiklerinde bundan daha doksan yıl kadar önce Mora'da da yaptıkları gibi burada da tüm Müslümanların öldürüldüğü ve evlerinin tahrip edilerek yakıldığı bir katliam gerçekleştirdiler. Halbuki Türkler, Balkan Savaşlarının görgü tanığı tarihçi Aram Andonyan'ın da yazdığı gibi geri çekilirlerken kimseye zarar vermemişlerdi.
Sayfa 347Kitabı okudu
1264 yılında, Anadolu'dan gelen ve aralarında Sarı Saltuk'un da bulunduğu Türkmenlerin Dobruca'ya yerleşmesinden he men sonra Bizans'ta beklenmedik bir şey oldu. İmparator VIII, Mikhail kendisine karşı bir komplo düzenlediği gerekçesiyle II. İzzeddin Keykavus'u Enez (Ainos) Kalesi'nde hapsettirdi. Enez, başkentten uzakta ve Meriç Nehri'nin Ege Denizi'ne açıldığı bölgede yer alıyordu. Bizans imparatoru, devrik sultan II. İzzeddin Keykavus'un annesini ve küçük oğlunu İstanbul'da tutarken, büyük oğlu Gıyaseddin Mesud'a Selanik'in batısındaki Karaferya'yı (Veria) dirlik olarak verdi ve onu babaannesi ile birlikte oraya gönderdi.
Osmanlılar, Balkanlar'ın diğer yerlerinde olduğu gibi Yunan halkını da din anlayışlarında ve ibadetlerinde serbest bırakmışlardı. Balkan fetihlerinin başladığı 14. yüzyılın ikinci yarısından itibaren Osmanlılar hep Ortodoks Kilisesi'nin destekleyicisi ve koruyucusu olmuşlardı. Osmanlılar zamanında bölgede bulunan halk adli sistem olarak da kendi adalet sistemiyle yaşıyordu. Hexabilis Sistemi ile Roma Hukuku uygulanıyordu. Böylelikle bölge halkı, Osmanlıların yerel sistemleri sayesinde burada da kendi ulusal kimliğini kaybetmeden yüzyıllarca yaşamıştı.
Sayfa 170Kitabı okudu
Reklam
Fatih Sultan Mehmed, Gazi Süleyman Paşa'nın kendisinden doksan yıl kadar önce 1352 yılında askerlerini Gelibolu Yarımadası'na çıkararak başlattığı ve Sultan Murad Hüdavendigâr'ın sosyal, kültürel ve askeri boyutlarıyla tüm sistematiğini kurdugu Balkanlar'ın fetih hareketini tamamlamıştı. 1453 yılında başkenti İstanbul'u fethederek bizzat son verdiği Doğu Roma İmparatorluğu'nun eski coğrafyasına hâkim olduktan sonra da gözünü artık Batı Roma İmparatorluğu'nun eski coğrafyasına dikmişti. İyi eğitimli, antik dönemler dahil, tarihi süreçlere hâkim ve ſtalyanca'yı da iyi bilen ihtiraslı ve muzaffer bir liderdi.
Sayfa 125Kitabı okudu
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.