* Yaşam , çözümü içinde gizli bir bilmecedir. Müzikse , o bilmecenin büyüsüdür. Bilmeceyi çözerken müziğe kulak verirsen , sana yol gösterir. *
Yazarın 3. romanı Ballı Çörek Kafeterya , benim yazarla tanışma kitabım oldu. O kadar güzeldi ki kitap , bugün sahafta yazarın son romanı Ankaralı'yı görünce hemen aldım.
* Bir hata varsa , birlik olur , düzeltiriz. *
Yazarın dili o kadar güzel , o kadar açık ki. Kelime karmaşası yok , gereksiz betimlemeler yok , uzatmalar yok. Samimiyet var , esprili bir dil var , duygu var.
* Asla kaçmayacaksın. Kaçarsan kovalanırsın , kovalanırsan yakalanırsın. *
Kafa dağıtmalık , çerez bir kitap düşüncesiyle başlamıştım kitaba. Ama kitap ilerledikçe ne kadar yanıldığımı anladım. Edebi eser niteliği yoktu ama çok güzel şeyler hissettirdi.
* Hangi kıbleye secde ettikleri pek belli değildi. *
Kitapta herkes başroldü. Bugünü yaşatan kitap , bölüm bölümdü ve her bölümde bir başrolünün geçmişine değindik , hayatını okuduk , hatıralarında gezindik. Kaç hayata dokundum , kaç hikaye okudum bilmiyorum. Bugünü okurken pat diye bir karakterin gözüyle geçmişe dönüyoruz , hikaye o kadar güzel ilerliyor ki bugünü unutup geçmişi okuyoruz , sonra pat bugüne dönüyoruz. Bölümlerin tadları damağımda kaldı resmen.
* Sanki iyiyle kötünün savaş alanı gibiydim. *
Kitapta o dönem yaygın olan adetler , düğün , gelenekler , aile samimiyeti ve birçok daha dönem özelliklerinin yer alması da ayrı bir güzellikti. Bilmediğim ve anlamı çok güzel olan bir sürü gelenek öğrendim.
* Soru soruyu izliyorsa , ağız aranıyor demektir. *