Televizyon haberciliğinde her gün peşi sıra gelen uyuşturucu operasyonlarına bakıp mücadelenin ne kadar etkin olduğunu düşünebilirsiniz... Fakat durum ne yazık ki biraz daha farklı.
Bütün Avrupa Birliği ülkelerinde 1 yılda yakalanan uyuşturucunun 3 katından fazlasının Türkiye'de yakalandığını biliyor muydunuz? Bu tonlarca miktarda eroin anlamına geliyor.
Kitap, Afganistan'da üretilip, İran üzerinden Türkiye, Türkiye üzerinden Balkanlar ve Avrupa'ya uzanan yolun ne kadar kısa ve uyuşturucu baronları açısından insanları zehirlemenin ne kadar kârlı olduğunu olduğunu düşündürürken bir anda sizi yer altı dünyasının lanetli dünyasına çekiyor...
Yunanistan'da yakalanan 2.1 tonluk uyuşturucu baskınından sonra uyuşturucu baronları arasında 6 yil sürecek büyük bir savaş patlak veriyor. İşte "Baronlar Savaşı" ismi bu kırılma noktasından geliyor.
İstanbul'dan Dubai'ye, Dubai'den İran'a, İran'dan Kanada'ya kadar onlarca kişinin ölümüne sebep olan suikastler ve cinayetler ağı başlıyor.
Baronlar arasında süren bu çalkalanma, birbirlerine açılan davalarla da taçlandırılınca bu yeraltı dünyasının zehirli köklerine kadar uzanan bilgilere ve verilere ulaşıldı.
Ayağına demir bağlanıp Marmara Denizi'ne atılan ceset kime ait? Zindaşti'nin kızı ve şoförü neden ve nasıl öldürüldü? Küçükçekmece'de bir balıkçıda şaibeli bir şekilde öldürülülenler kimlerdi? Baronlara, cinayetler için baz istasyonlarından konum ve araç plaka bilgilerini sızdıranlar kimlerdi? Burhan Kuzu'nun olaylarla bağlantısı neydi? Ben
Anlatılanlar bir film senaryosunu aratmayacak... Ne yazık ki hepsi belgelere ve dava dosyalarına dayanıyor.
Mutlaka okuyun.