BEDEN ASLA YALAN SÖYLEMEZ
"Üzerini örttüğümüz her şeyin altında kalırız." Kitabın kapağında yazan Cem Mumcu'ya ait bu cümlenin etkisiyle okumaya karar verdim biraz, biraz da Nihan Kaya'nın şiddetle tavsiye etmesiyle. Alice Miller, bedensel hastalıkların asla sadece bedensel olmadığını, herbirerinin aslında ifade edilemeyen duygu ve düşüncelerin, hatta kendimize yasakladığımız hislerimizin bir şekilde bu hastalıklara neden olduğunu, bedenin tepki verdiğini anlatıyor.
Özellikle çocukken anne - babası tarafından fiziksel ve duygusal olarak istismar edilmiş bireylerin var olan yaralarına, toplumun anne-babayı affetme baskısı ve dinin anne babayı sevme emrinin (4.emir) tuz bastığını ifade ediyor diyebiliriz özetle. Bazen uslu çocuk olabilmek, bazen ebeveyni üzmemek, bazen de ihtiyacı olan sevgiyi alabilmek adına ifade edilemeyen her duygu ve düşüncenin beden tarafından kaydedildiği ve çeşitli hastalıklara sebep olduğu anlatılıyor.
Özellikle psikosomatik hastalıklar düşünülürse bu durum bilimsel olarak mümkün olmakla birlikte kitapta eksik bulduğum bir nokta bilimsel araştırmalar ve sonuçlarına yer verilmemiş olması. Kitap büyük ölçüde Alice Miller 'ın kişisel fikirleri ve bazı yazar ve danışanların hayat öyküleri etrafında şekilleniyor. Bununla birlikte kendi hayatımızdan birşeyler bulabileceğimiz, her şeyden önce ilişkilerde karşı tarafı düşünerek ifade etmediğimiz her duygunun, bunu hissetmem yanlış diyerek kendimize yasakladığımız her hissin kendi sağlığımıza nasıl zarar verdiğini idrak etmemizi sağlayacak bir eser.
