İçine girip çıkıyordu adam!
İçine girip çıkıyordu... Sancılarına değil...
İçine girip girip çıkıyordu... Acılarına değil...
Yalnızlığı azalmıyordu...
İçine girip girip... Çıkıp... Gidiyordu...
Hiçbir gün dokunmuyordu,
Senelerdir incitip durduğu kadının yüreğine,
Hiçbir gece bakmıyordu gözlerinin içine.
Bir güzel laf etmiyordu hiçbir gece.
İçine girip çıkıyordu sadece.
İçine girip... Çıkıp... Uyuyordu.
İçine ne zehirler akıtıyordu. Biriktirip biriktirip, biriktirdiklerini... Kinlerini, nefretlerini, kızgınlığını... Gün içinde yaşadığı türr| başarısızlıklarını, nice küfürleri içine attığı... İçine akıtıyordu!
Kadın hiç sesini çıkarmıyordu, böyle sürüp giden gecelerde. Gözlerini kapatıp, en masum düşlerine dalıyordu! En masum düşlerine!
(Arka Kapak)