Tohum ölüdür, sadece potansiyel olarak yaşıyordur. Yaşayabilir veya ölü olarak kalmaya devam edebilir. Büyümediği, bir ağaç haline gelmediği sürece ölüdür. Ve benim bildiğim kadarıyla insanlar, büyümeye karar vermedikleri, bilinmeyene doğru bir atlayış yapmadıkları takdirde tohum gibidirler-ölü, kapalıdırlar.
Konuşanlar sadece konuşuyor. Çok az insan gerçekten biliyor ve her gün sayı azalıyor. Bilenlerin yerine yenisi gelmiyor. Her geçen gün yaşayan akımı bilen, arkadaki gerçeği bilen, bilinci bilen, Tanrısallığı bilen kişilerin sayısı azalıyor.
Bedenle kavga ettiğimizde, zihinle kavga edecek zamanımız kalmaz. Ve eğer bedenle kavga etmeye başlarsan bu devam eder gider. Bu, intihar etmek gibi olur, yıkıcı olur, sadece kendi yenilgisinin tohumlarını eker.
Hiçbir zaman olan bir şeyi hatırlama. Hiçbir deneyim biriktirilmemeli veya beslenmemelidir. Başına geldikçe onu at, unut ve yoluna devam et. Tam bir patlamadan eksik kalan hiçbir şey işe yaramaz, o yüzden küçük patlamalara dikkatini verme.
Hiçbir şey kaybolmaz çünkü zaman sonsuzdur. Bu yüzden bir saniye kaybolursa, bu daha az zamanın kaldığı anlamına gelmez. Zamanın aynı kalır çünkü sonsuzdur. Ölçüsüz bir hazineden hiçbir şey kaybedemezsin. Kaybetmeye devam edebilirsin, hiç fark etmez; kalan aynıdır.