Bereketli Topraklar Üzerinde Quotes
You can find Bereketli Topraklar Üzerinde quotes, Bereketli Topraklar Üzerinde book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
"Enginli yüksekli kayalarımız
Gamman yuğrulmuş binalarımız
Doğrulmaz olaydı analarımız
..."
Sayfa 25 - Everest YayınlarıKitabı okudu
Gurbete düşen bir insanın başına her şey gelir. Arabamızın tekerine taş koyuyorlar. Gurbet bunun burası. Gurbette insan derdi emmim, sudan çıkmış balığa döner. Sabırlı olun, aman sabır. Sabredenin koyununu kurt yemezmiş!
Everest YayınlarıKitabı okudu
Parayla imanın kimde olduğunu Allah'tan başka kim bilebilir?
Sayfa 156Kitabı okudu
Kadere kırk beş gidiyorsunuz!
Everest YayınlarıKitabı okudu
İnsan dediğin bir kanatsız kuşmuş.
Everest YayınlarıKitabı okudu
XIII
"Ya ver canını insan için ya da etme kalabalık dünyamıza!"
Sayfa 171 - Everest YayınlarıKitabı okudu
Çukurova’nın bereketli topraklarını çapalayan, patozlarında durup dinlenmeden, yorulup usanmadan didinen binlerce insan, beş buçuk günlük müthiş yorgunluğun karşılığını bekleşiyorlardı. Kuruyup kararmış yüzleri, patlamış dudakları, kırk yamalı paramparça üst başları… Ama gözlerinde hiçbir zaman sönmeyen pırıl pırıl umutlarıyla bekleşiyor, daha doğrusu, çiğ güneşin altında boyuna kımıldayıp uğuldayan omuz omuza bir kalabalık, tek istek, tek umut, çokluk da tek öfke hâlinde bekleşiyordu.
Everest YayınlarıKitabı okudu
Yirminci yüzyılda yaşıyorsun, kendine gel. Kanun demek yasa demek. Yasa senin köyünü, âdetini madetini tanımaz. Vız gelir senin köyün kanuna. Kanunen her vatandaş bir soyadı almak zorundadır anladın mı?
Everest YayınlarıKitabı okudu
''İnsanlar aç ama umutsuz değildirler.''
Sayfa 180 - Everest YayınlarıKitabı okudu
Emekçiyim ben, köle değil!
Everest YayınlarıKitabı okudu
"Bir adam, uzun boylu, kupkuru bir adam, elinde tahta bavulu, köyün yolunu tutmuştu. Lacivert şayak ceketinin yakasını kaldırmış, başını omuzları arasına çekmiş, hafifçe öne eğilmişti.
Yürüyordu. Geniş adımlarla köyüne doğru yürüyor, tam karşıdan vuran rüzgara aldırmadan yürüyordu. Kulakları, burnunun ucu, bavulun demir sapını tutan kemikli eli buz kesilmişti. Bütün bunların farkında bile değil, yürüyor, habire yürüyor, yürüyordu. Ne bakır renkli gök, ne yanmış otlarıyla bozkır, ne de alıcı kuşlarla sert rüzgar.
Yürüyordu. Elinde bavulu, adım adım yaklaşıyordu köyüne. Çukurova'yı o icat etmişse Köse Hasan'la Pehlivan Ali'yi öldürmemişti ya."
Bereketli Topraklar Üzerinde - Orhan Kemal
"İnsan dediğin bir kanatsız kuşmuş."
Sayfa 26 - Everest YayınlarıKitabı okudu
İnsanlar aç ama umutsuz değillerdir!
Everest YayınlarıKitabı okudu
...insan okuyunca gazeteyi mazeteyi sökmeli. Kitap okumalı, gürül gürül. Okuma yazma gibi var mı?
Sayfa 364Kitabı okudu
Lakin biz biz olalım, şehir yerinde göz kulak olalım kendimize kardaşlar. Neden derseniz, şehir yeri köy yerine benzemez. Şehir adamı köylüyü cin çarpar gibi çarpar. Birbirimize iyice sarılalım, el sözüne kulak asmayalım. Anca beraber, kanca beraber!
Everest YayınlarıKitabı okudu