Berserk mangası incelemek ile incelememek arasında kaldığım, inceleme yapıyorsam bittiğini düşündüğüm için üzüldüğüm; olay örgüsü ve karakter gelişimi açısından okuduğum en iyi manga diyebilirim. Olay örgüsü o kadar akılda kalıcı, eksiksiz, her detayı düşünülmüş, okuyucuda iz bırakan(gercekten bir yara izi bırakıyor) bir manga.
Baş kahramanımız Guts, Guts’ın sönmek bilmeyen intikam ateşi; baş düşmanımız Griffith, Griffith’in dinmek bilmeyen yücelik arayışı. Karakterlerimiz Yin ve Yang, aynı madalyonun iki farklı yüzü gibiler. Guts siyahın tonları Griffith beyazın tonları olmasına rağmen birbirleri için ölecek kadar sıkı dost olan bu iki insan her hikayedeki gibi kibir ve kıskançlığın sonucunda uçuruma sürükleniyor. Seriyi sadece bu iki karakter arasındaki olaylardan ibaret sanmayın sakın, Guts çoğu bölümde odak noktası değil, yazar diğer karakterleride detaylandırıp derinlemesine anlatıyor. En ilgi çekici buldugum yan karakter hikayelerinden birisi de Fernase ve Serpico’nun hikayesi. Bu derin anlam ve karşıtlık içeren hikayelerle yazar sizi avucunun içine çekiyor.
Okumanızı ve okutmanızı şiddetle tavsiye ediyorum, karanlık bir seri olduğu için +18 damgasını koymalıyım. Miura Sensei’ye sonsuz teşekkürler, ışıklar içinde uyu. Seri arkadaşı tarafından bir gün tamamen yazılıp, bittiğinde daha detaylı incelemesini yapacağım.
Bazen bir rüya görüyorum. Dolunaylı gecelerde, nostaljik bir sıcaklık ile kucaklanan bir çocuğa dönüşüyorum. Ancak o rüyadan uyandığımda geride sadece belirsiz bir özlem duygusu kalıyor. Ve bir an sonra bu his de ortadan kayboluyor. Geride sadece sabah çiyi gibi tek bir damla gözyaşı kalıyor.
Bir rüya görüyorum. Dolunaylı gecelerde nostaljik sıcaklıkla kucaklanan bir çocuğa dönüşüyorum ama uyandığımda geride sadece, sabah çiyi gibi tek damla gözyaşı ile az sonra kaybolacak belirsiz bir özlem duygusu kalıyor.
Bazen bir rüya görüyorum. Dolunaylı gecelerde, nostaljik bir sıcaklık ile kucaklanan bir çocuğa dönüşüyorum. Ancak o rüyadan uyandığımda geride sadece belirsiz bir özlem duygusu kalıyor ve bir an sonra bu his de ortadan kayboluyor. Geride sadece sabah çiyi gibi tek bir damla gözyaşı kalıyor...