Yeni Edisyon

Beş Şehir

Ahmet Hamdi Tanpınar

Beş Şehir Gönderileri

Beş Şehir kitaplarını, Beş Şehir sözleri ve alıntılarını, Beş Şehir yazarlarını, Beş Şehir yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Hoşca bak zâtına kim zübde-i âlemsin sen Merdüm-i dîde-i ekvân olan âdemsin sen
Sayfa 100Kitabı okudu
Ne güzel atışmalar bunlar
“Birdenbire Eşrefoğlu'nu hatırlıyorum. Kendisi için değil, ölümünden iki yüz elli yıl sonra Kul Hasan'ın ona verdiği cevap dolayısıyla: Arı vardır uçup gezer, Teni tenden seçip gezer. Canan bizden kaçıp gezer Arı biziz, bal bizdedir. Bu manzumenin bir yerinde Kul Hasan: Bahçe biziz gül bizdedir” diyor.
Reklam
İnsan kaderinin büyük taraflarından biri de, bugün attığı adımın kendisini nereye götüreceğini bilmemesidir.
“Cetlerimiz inşa etmiyorlar, ibadet ediyorlardı. Maddeye geçmesini ısrarla istedikleri bir ruh ve imanları vardı. Taş, ellerinde canlanıyor, bir ruh parçası kesiliyordu.”
“1914'de, iki şey, Umumî Harp ve yeni zamanlar, bir arada gelmişti. Cevat Dursunoğlu'na, yeni transit yolu açıldığı zaman fırıncı Hasan adında bir Erzurumlu şöyle demiş: -Efendi, eskiden kervan gelir, bütün kumanyasını burada düzer, şehre para dolardı. Şimdi yirmi katırın yükünü birden alan kamyon, sabahleyin Trabzon'dan kalkıyor akşama buraya geliyor. Şoför, İnhisar'dan aldığı kırkdokuzluk bir rakı şişesini duvarda kırıp içiyor, yoluna devam ediyor..” İşte eski Erzurum'un, dört yanından refah akan bu şark ticaret şehrinin macerasını kapatan şey. Umumî Harp, beş on yılda ve en iyi şartlarla değişebilecek bütün bir hayat çerçevesini bir hamlede kırıp dağıtmıştı.”
Akşemseddin Hazretleri
“Şeyh Zeyneddin-i Hâfi'nin yanına gitmek için Osmancık medresesindeki müderrisliğini bırakıp yola çıkar; fakat Halep'te bir gece rüyasında bir ucu boynuna geçmiş bir zincirin öbür ucunu Hacı Bayram'ın elinde tuttuğunu görür ve nasibinin Hacı Bayram'dan olduğunu anlar; yoldan döner. Ankara'ya geldiği zaman Hacı Bayram'ı müritleriyle ovada mahsul toplarken görür. Yanına yaklaşır; fakat iltifat görmez. Aldırmayarak işe girişir; yemek zamanına kadar şeyhin müritleriyle beraber çalışır. Yemek vakti olur. Hacı Bayram kendi eliyle aş dağıtır. Fakat Akşemseddin'in çanağına ne burçak çorbası, ne yoğurt koyar; artan aşı da köpeklerin önüne döker. Akşemseddin darılıp gideceği yerde şeyhin kapısının köpekleriyle ve onların çanağından karnını doyurur. Bu alçak gönüllülük, bu teslim üzerine Hacı Bayram onu yanına çağırır, müritliğe kabul eder.”
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.