Örneğin, tam bir yıl önce burada, aynı saatte, aynı kaldırımda şu anda olduğu gibi üzgün ve yalnız dolaştığını hatırlarsın. Ve o zamanki hayallerin pek de iç açıcı değilse de bir şekilde yaşamanın daha kolay ve daha rahat olmadığını, şimdiki gibi gece gündüz peşini bir türlü bırakmayan o kederli, kasvetli pişmanlıklarla vicdan azabını hissedersin. Ve kendine: 'Hani, nerede hayallerin? diye sorarsın. Başını sallar ve dersin ki: 'Yıllar ne de çabuk geçip gidiyor." Ve yine kendine: 'bu yılları nasıl geçirdim?' "En iyi zamanlarımı nerede bıraktım? Yaşadım mı yoksa yaşamadım mı?" diye sorarsın.