Bilim Çocuk - Sayı 235 (Temmuz 2017) Quotes
You can find Bilim Çocuk - Sayı 235 (Temmuz 2017) quotes, Bilim Çocuk - Sayı 235 (Temmuz 2017) book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.Deniz suyu neden tuzludur?
Okyanus ve denizlerdeki tuzun kaynaklarından
biri kayaçlardır. Akarsular kayaçların yanlarından
geçerken onları aşındırır ve içeriklerindeki mineral
tuzlarını denizlere taşır. Böylece tuzlu su denizlere
karışır. Denizlerdeki su buharlaşır, ancak içerdiği
tuzlar geride kalır. Böylece deniz suyu tuzlu olur.
Ancak denizler yağış aldığından denizlerdeki tuz
oranı sabit kalır. Diğer bir deyişle okyanus ve
denizlerin tuzluluğu buharlaşan su miktarıyla düşen
yağış arasındaki dengeye bağlıdır.
Okyanus ve denizlerdeki tuzun bir diğer kaynağı
okyanus ve denizlerin derinliklerinde bulunan
kaynak sularıdır. Çok miktarda tuz içeren bu sular
okyanus ve deniz diplerindeki çatlaklardan deniz
suyuna karışır, okyanus ve denizlerin daha tuzlu
olmasına neden olur. Bir diğer tuz kaynağıysa su
altındaki volkanlardır. Dünya’nın oluşumu sırasında
pek çok volkan patlaması olmuş ve bu esnada
önemli miktarda tuz deniz suyuna karışmıştır.
Bu olay hâlâ devam etmektedir.
Arılar, kelebekler
ve başka birçok
böcek çiçeklerin
balözüyle beslenir.
Çiçeklerden
balözü alırken
bu böceklerin
vücutlarına
çiçektozları
bulaşır. Böcekler
beslenmek
için dolaşırken
çiçektozlarını
çiçekten çiçeğe
taşımış olur.
Bu da bitkilerin
tozlaşmasını yani
çoğalmasını sağlar.
Elma, karpuz,
kabak, domates
ve başka bazı
bitkilerin çoğalması
yalnızca böceklere
bağlıdır.
Balıkların burnu var mıdır?
Balıklarda koku alma organı ve burun
delikleri vardır ancak bunların yapısı,
tam olarak insanlarınkine benzemez.
Balıklardaki koku alma organının
iç yüzeyini kaplayan doku, kokuları
algılayan özel duyu hücreleriyle
kaplıdır. Bu hücreler algıladıkları
kokuları sinirler aracılığıyla beyne
iletir. Bu koku alma organı yalnızca
koku almak için kullanılır. Solunum için
balıkların çoğu solungaçlarını kullanır.
Solungaçlar sudaki çözünmüş
oksijeni alıp suya karbondioksit
vermeyi sağlayan organlardır.
Örneğin kelebeklerin
ağzı hortuma benzer. Bu, onların çiçeklerden balözü emmelerini
kolaylaştırır.
Bu Bitki Yüksek Sıcaklığa Karşı Çok Dayanıklı
Yeni Zelanda’daki araştırmacılar altında sıcak
su kaynakları bulunan jeotermal alanlarda bir
çalışma başlattı. Bu çalışmada bitki örtüsünü,
topraktaki metal bileşimini, toprağın sıcaklığını
ve asitlik derecesini incelediler. Araştırmanın
sonucunda bir yapraklı karayosunu türünün
toprak sıcaklığının 72 dereceye ulaştığı
yerlerde bile yaşayabildiği bulundu. Ayrıca
bu yosun türünün kısa köklere sahip olduğu
belirtildi. Bu bölgelerde toprağın sıcaklığı
derinlere inildikçe arttığından burada yaşayan
ısıya dayanıklı bitkilerin kökleri ya kısa
oluyor ya da aşağı doğru değil yanlara doğru
gelişiyor. Araştırmacılar bu durumu bitkilerin
sıcaklığa uyum sağlamasıyla açıklıyorlar.
Çoğu kimse minik hayvanların hemen hepsinin böcek olduğunu düşünür. Oysa bu
doğru değildir. Bir canlının böcek olup olmadığına karar vermek için en kolay yol
bacaklarını saymaktır. Bir canlı altı bacaklıysa böcektir. Bir canlının bacak sayısı
daha azsa, fazlaysa ya da bacakları yoksa o canlı böcek değildir. Ayrıca böceklerin
vücutları, baş, göğüs ve karın olarak adlandırılan üç bölümden oluşur.
Uğurböceklerinin dört
kanadı vardır.
Böceklerin yaşam döngüsü dört evreden oluşur: yumurta, larva, pupa, ergin.
Böceklerin
burnu yoktur.
Kokuları antenleri
aracılığıyla
algılarlar.
Böceklerin
antenlerinin yapısı
da türlere göre
farklı olabilir.