Bir Bilim Adamının Serüveni - Celal Şengör Kitabı

Sefa Kaplan

Bir Bilim Adamının Serüveni - Celal Şengör Kitabı Sözleri ve Alıntıları

Bir Bilim Adamının Serüveni - Celal Şengör Kitabı sözleri ve alıntılarını, Bir Bilim Adamının Serüveni - Celal Şengör Kitabı kitap alıntılarını, Bir Bilim Adamının Serüveni - Celal Şengör Kitabı en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Beethoven'ı kollayanları düşünün. Mozart'ın başına gelenler onun başına gelmiyor. Çünkü Beethoven Viyana'da aristokratları "Ben Viyana'yı terk edeceğim" diye tehdit ediyor. "Aman gitme" diyorlar ve aylık bağlıyorlar adama. Demokratik adını verdiğimiz, aslında egaliteryen toplumlarda bunu yapmak mümkün değildir. Herkes eşittir. Ama herkes eşit olamaz ki! Bu zırva bir şey. Herkese eşit muamele de yapılamaz, o da zırva bir şey. Değil mi? Akıllısı var, aptalı var, okumuşu var, okumamışı var, görgülüsü var, görgüsüzü var... Bir tek asgari müşterek var: Kendine yapılmasını istemediğin şeyi başkasına yapmayacaksın. Adama işkence etme, falan filan o kadar. Bu farklara göre toplumun bunları değerlendirmesi lazım ki, maksimum faydayı elde edebilelim.
Sayfa 128Kitabı okudu
Hitler'in üstün ırk düşüncesi ile Darwin arasında paralelik görüyordum. Bunun ne kadar yanlış olduğunu lise yıllarımın sonuna doğru ama en çok üniversitede öğrendim.
Reklam
bir keşif yapabilmek için bir hipotez or- ı.ıy.ı atmak lazım. Bunu test etmek lazım. Ama bu hipotezi na- Mİ ortaya atacaksın? Aklına bir şeyin gelmesi lazım. Tabii bu- nun çeşitli önşartları olduğu da söyleniyor. Mesela deniliyor ki,şans hazırlıklı akılları tercih eder. Eğer çok şey biliyorsan, bir sürü ilişkiyi başkalarından daha iyi görebilirsin. Dolayısıyla bir şeyler keşfedebilirsin. Başkalarının göremediği ilişkileri görebi- lirsin, gibi şeyler. Ama şart değil. Ben çok allame adam bilirim, bir sürü şey bilir, hiçbirisini birbirine bağlayamaz. Yani aptalın birisidir. Kafada depolamıştır. O içinde depolandığı kutuların kapakları bir türlü açılmaz. Adamcağızın kafasında bir sürü bilgi var ama bilgiyi kullana- mıyor. Anlatabiliyor muyum? Bir sürü şey öğrenmiş, fakat o öğrendikleri, öğrendiği gibi duruyor kafasında. Özümseyip ondan bir şey yaratmamış. Aradaki ilişkileri kuramamış. Boş- lukları kapatamamış. Şimdi burada bilim ile sanat birbirine çok benziyor. Hatta aynı neredeyse.
Din insanları mutlu mu ediyor sanıyorsun? Korkutuyor. İnsanı mutlu eden, dinin isteklerine uyarak dinin tehditlerinden kaynaklanan korkudan kurtulmaktır.
Sayfa 516
— Tabii o zaman Özal çok güzel şeyler söylüyordu. Büyük bir hata yaparak ben oyumu Özal’a verdim. — Sonradan pişman mı oldunuz? — Pişman oldum. Çünkü bu yobazlık hikayelerini falan Özal sardı başımıza.
Zaten Türkiye'nin en büyük zafiyeti, -ki bu uluslararası bilim yapamamasının da bir sebebidir- uluslararası kütüphanelerinin olmamasıdır.
Sayfa 242
Reklam
144 öğeden 91 ile 100 arasındakiler gösteriliyor.