Yağmura çok teşekkür ederim
Bu gece yalnızca cesedime yağdı
Bana bir şey olursa diye korktum
Seni birkaç saniye düşünürsem;
Düşünürken üşürsem diye korktum
Oturup siyah portakallar yedim
Oturup korkunç kitaplar okudum
İçimde bir sıkıntı gibi cinayet
İçimde bir sığıntı gibi telaş
İçimde felaket gibi bir merak
Hislerimin uzağına düştüm, şimdi çok
Senden tek bir ricam var: Bir daha bana benzeme Angel. Sen de bu sabah erken kalk benim gibi, önce uzun uzun yıkan ılık bir suyla, sonra bembeyaz bir entari giy tüyden hafif; müzik setine o güne kadar dinlemekten kaçındığın bir şarkı koy; beni düşünmeden, hiçbir şey düşünmeden dışarıyı seyret. Boşalt içini. İçini dışarıya , sokaklara boşalt. Senden tek bir ricam var: Bir daha bana benzeme Angel. Küfretme, öfkelenme, kırılma ve kırma, hatırlamamaya çalış kimseyi. Kendin dahil. Yeni bir başlangıç, yeni bir girişim, yeni bir donanım gibi ol. Bu sabah icat edilen bir şey ol ansızın. Görkemli ol. Kuvvetli ol. İletken ol. Kimi istiyorsan, onun kollarında öl bu sabah. Ağzın az aralık, gözlerin az aralık; son nefesini küçük mutluluklar peşinde koşan şairlere ver.Yüzünde tebessüm;
ölürken bile
bana benzeme Angel!
Sayfa 60 - şehirdışı ruhlarına son mektupKitabı okudu
evet, adın, yüzün sürekli taciz ediyordu yalnızlığımı
ama razıydım körelmeye teninin girdabında
sen gittin
kıpkırmızı elmalar boy verdi dal gibi kollarımda
şimdi sen bunu bir aşk şiiri sanırsın belki, ancak,
hiçbir canlı benim boşluğumu mezarında doldurmayacak
aklının pususuna yattım
seni indirdiğimde inecek gerçek cehenneme zifir şafak!
manam telaşlanırken
manasızlığım rahatlayacak!
Rengi atmış bir şiir gibi yüzün
bir tarafta çocuksu kıpırdıyan birkaç mimik
öte yandan biraz masum durur hüzün
Haklısın
ne gece senin gecen, ne gündüz senin gündüzün,
ama yaşama sevinci değil mi gözlerine atılan çentik!..