Bir Delinin Anıları

Gustave Flaubert

Bir Delinin Anıları Gönderileri

Bir Delinin Anıları kitaplarını, Bir Delinin Anıları sözleri ve alıntılarını, Bir Delinin Anıları yazarlarını, Bir Delinin Anıları yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kuşku ruhun ölümüdür. Köhnemiş ırklara musallat olan bir cüzzamdır. Bilimden doğan, deliliğe sürükleyen bir marazdır. Delilik mantığın kapıldığı kuşkudur! Belki de mantığın ta kendisidir. Aksini kim iddia edebilir ki?"
Sayfa 83 - Sel YayıncılıkKitabı okudu
Dile getirilemeyen ama hissedilen bir şeydir kuşku. İnsanı çöllerde yolunu yitirmiş biçare gözlerle vahaya giden yolu arayan ama nereye baksa çölü gören bir seyyaha döndürür. Kuşku, yaşamdır. Eylem, söz, tabiat, ölüm, hepsinde kuşku vardır!
Sayfa 83 - Sel YayıncılıkKitabı okudu
Reklam
Kuşkusuz insan, kendisine yaşamın ve ölümün ne olduğunu bir defa bile sormadan yaşayabilir ve hatta ölebilir, ama yaprakların rüzgarda titreyişini, ırmakların çayırların arasında kıvrılarak akışını, yaşamların acılara teslim oluşunu, girdaplara sürüklenişini, insanların yaşama gayretini, iyilik yapmalarını, kötülük yapmalarını, denizin dalgalara, gökyüzünün ışıklara gark oluşunu merakla izleyen ve kendisine 'Bu yapraklar neden var? Su neden akıyor? Neden taşkın sular gibi insafsızca akıyor yaşam ve neden yok oluyor ölümün hutsuz denizlerinde? Neden yürüyor insanlar, neden çalışıyorlar karıncalar gibi? Neden çıkıyor fırtınalar? Gökyüzü neden bu kadar temiz ve yeryüzü neden bu kadar kirli?' diye soran insanı bekleyen, çıkışı olmayan karanlıklardır.
Sayfa 82 - Sel YayıncılıkKitabı okudu
Kalabalık olanın haklı olduğu aynı düzen, önyargılarla ve kaba kuvvetle beslenen aynı zorbalık, aynı bencillik.
Sayfa 19 - Sel YayıncılıkKitabı okudu
İnsan, meçhul bir el tarafından sonsuzluğa fırlatılmış kum tanesi, uçurumun kıyısında, düşmemek için bulduğu her dala tutunmaya çalışan, namustan, aşktan, bencillikten, hırstan medet uman, daha sıkı tutunmak için bunlar gibi nicesini erdemden sayan, son çareyi tanrı'ya sarılmakta bulan fakat azar azar güçten düşen ve an gelip dermansız kaldığında ellerini bırakan ve düştükçe düşen zavallı, çelimsiz böcek.
Sayfa 16 - Sel YayıncılıkKitabı okudu
Hayat da hayat olsa! Yaşadım mı sanki? Daha gencim, yüzüm çizgilere, yüreğim tutkulara yabancı. Bilemezsiniz ne kadar sakin bir hayat sürdüğümü! Kim bilir uzaktan ne kadar güzel, ne kadar keyifli, ne kadar huzurlu, ne kadar kaygısız görünüyordu! Ah yalan değil! Huzur içinde, sükûnet içinde yaşadım. Hayatım bir mezardı, ruhum içindeki ceset.
Sayfa 11 - Sel YayıncılıkKitabı okudu
Reklam
1.000 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.