You can find Bir Kere Daha Son books, Bir Kere Daha Son quotes and quotes, Bir Kere Daha Son authors, Bir Kere Daha Son reviews and reviews on 1000Kitap.
Bizler, bize bahşedilen hayat arabasıyla sonsuz hayat yolunda seyreden yolcularız. Yirmi dört saatten bir saati ebedîn hayatı kazanma çalışmasına, gayretine, sa'yine ayırıp namazı hayatın merkezine koymak şartıyla, diğer dünyevi işlerimiz, çalışmalarımız ise arabamızın bagajına yüklediğimiz uygun yüklerimizdir.
Günlük hayatın içinde boğulan ruhumuza bir nefeslenme imkânı sağlayan namaz, dünyevî gibi görünen çalışma ve gayretlerimizi de nurlandırır.
Peki sıkıntının kaynakları nelerdir? Yukarıdaki örnekleride göz önüne alırsak, sıkıntının iki ana kaynağı öne çıkıyor.Birincisi: "Zulmet-i kalp (kalbin kararması) ruh sıkıntısının membaidır." Sıkıntı kalp, ruh ve vicdanın, "Bizde bir sorun var, bizimle ilgilen, ihtiyaçlarımızı sağla," şeklinde seslenişidir bize.
Sıkıntının ikinci kaynağıysa atâlet, çalışmamak, tembellik, faaliyetsizlik, rahatına düşkünlük meyli, nefsin arzularıyla oyalanmaktır.
Adı üstünde bedensel olmayan, ruhsal olan bu daralmayı,dünya eğlencesiyle geçirmeye, ruhu dünyayla avutmaya çalışmak kuzuyu etle beslemekten farksızdır.
Şair de (Edip Cansever) öyle der ya:
"Sonra bir kır kahvesi kendini okurken
Masaları toplanmış, bardakları toplanmış
Tam kendini okurken
Derim ki bir semti iyi tanımak kadar.
İyi tanımalı dünyayı
Açın radyolarınızı: eylülün sesi
Bu dünyada can sıkıntısının bir başka anlamı var baylar."
İç sıkıntısı, enva-i çeşit duygunun, en farklısı, en ıstırap verenidir. Ruhumuzun yüzüne atılan bir avuç toprak gibi şaşırtır bizi. Bir o yana bir buyana koşturur, ne yapacağımızı bilemez hâlde döner dururuz dönme dolap gibi.
Can sıkıntısı nereden beslenir? Nasıl bu kadar kolay ruhumuzu ele geçirir? Ruh birdenbire, bu sağanağın altında nasıl sırılsıklam oluverir? Sıkıntı bulutlarını kendi semamıza süren rüzgâr nereden gelir?
Hayat denilen şu yolculukta bizi çıkmaz yola sürükleyen nedir?