" Çocukluk yıllarındaki temiz, masum duygular içinde bir iki saat yaşamak için masal dinlemek istiyorsun, ama nafile... O zamanlar geçmiş ola... Şimdiki, bin masal dinlesen o mutlu günlerin beş dakikasını getirmek mümkün olmaz.
Aşk ne müthiş bir marazdır.
Eline geçirdiği gönüllerde ne en küçük bir irade bırakır, ne güç, ne de düşünce kudreti... insan kasırgaya tutulmuş küçük bir fidan gibi onun şiddetli sarsıntılarına boyun eğmek zorunda kalır.
"İnsan sevmediği şeye karşı daima bir bîkayd bulunur. Ekseriya ondan kaçınmak yorgunluğuna kalkışmaz. Bu yorgunluklar, bu telâşlar ihtiyar edilince işte bir ehemmiyet-i mahsûsa var demektir."