Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Bir Müslüman Deizm ve Ateizm’e Nasıl Bakmalı?

Ömer Faruk Erdem

Bir Müslüman Deizm ve Ateizm’e Nasıl Bakmalı? Sözleri ve Alıntıları

Bir Müslüman Deizm ve Ateizm’e Nasıl Bakmalı? sözleri ve alıntılarını, Bir Müslüman Deizm ve Ateizm’e Nasıl Bakmalı? kitap alıntılarını, Bir Müslüman Deizm ve Ateizm’e Nasıl Bakmalı? en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Aslında inanca dair tüm yoldan çıkmaların, sapmaların, temel kaynağı İlahi Vahyin insanlar tarafından iyi veya kötü niyetle bir şekilde bozulmasından kaynaklanmaktadır.
Mutlak bir özgürlüğü savunan insan hiçbir duvarın olmadığı, hiçbir engelin bulunmadığı bir âlemde ne tarafa giderse gitsin koca bir boşluktadır. Yine taassuba gömülmüş bir insan da içinde bulunduğu mekânın zeminine yapışmış ve bir zeminin parkesinden farksız biçimde hareketsizdir.
Reklam
Bir kitlenin aklı zayıflatılmak, zihni daraltılmak ve bağlılığı artırılmak isteniyorsa o kitle cahil bırakılmalıdır. Çünkü dar zihinlerde tek bir duygu dışında başka bir duyguya yer kalmaz.
Birçok Müslüman'ın Batıya gitmek için ölümü göze aldığı bir dünyada İslâm'dan kaynaklı bir problem olmasa da biz Müslümanların bir problemi olduğunu kabul etmek gerekmektedir.
Herkes Allah’ı bilmek ve O’na itaat etmekle yükümlüdür ve her insan akıl sahibidir.
Gençlerin görevi her şeye baş eğmek değil, merak ettiği her şeyi anlayana, kalbi tatmin olana kadar araştırmak ve sorgulamaktır. Hakikate giden yol çok olsa da hakikat birdir. Hikmetin peşinde koşan ondan nasiplenecektir.
Reklam
Tanrı'nın mahiyetini tam olarak bilip anlayamayan insan, O'nun hakkında konuşurken ancak kendi dil sınırları, alanı içerisinde konuşabilmektedir.
Hıristiyanlık inancında bulunan aslî günah olarak da bilinen, insanın doğuştan günahkâr olması, Hz. Îsâ'nın ilâhî bir tabiata sahip olması, insanları kurtarmak ve arındırmak için yeryüzüne geldiği iddiaları, deistlerin bu yola girmelerinin en önemli sebeplerindendir.
Deizm, Tanrıyı aşkınlık düşüncesinde o kadar ileri bir noktada tasavvur etmiştir ki, bu tasavvura göre Tanrı âlemi yaratıp kendi köşesine çekilmiş, kendinden başka hiçbir şeyle ilgilenmeyen, yaratmış olduğu her şeyle bağlantısını koparmış bir varlıktır.
İnsanlar birçok şeyden vazgeçebilirler, aç kalabilirler, ağır şartlarda çalışabilirler, ağır coğrafya şartlarında ve iklimlerde zor da olsa yaşamlarını sürdürebilirler ve bedensel engellemeler karşısında dayanabilirler. Ancak insanı diğer varlıklardan ayıran, ona varlıkların en şereflisi olma veya en aşağısı olma imkanını veren, yani onu insan yapan en temel özelliği olarak kabul etmemiz gereken karar verme iradesi, yani özgürlüğüne yapılan müdahalelere, özellikle inancı ve fikirleri söz konusu olduğunda uzun süre dayanamaz.
212 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.