En Eski Bir Sosyopatın İtirafları Sözleri ve Alıntıları
En Eski Bir Sosyopatın İtirafları sözleri ve alıntılarını, en eski Bir Sosyopatın İtirafları kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Tabii, o zaman kendimle gurur duyuyorum. Yenilmez olduğumu kanıtlamak hoştu. Ama eğer işler tersine gitseydi -arabam köprüden uçup infilak etseydi- gene de aynı duyguları yaşardım. Sağ kaldığım sürece mesele yok. Başıma kötü şeyler gelmiyor değil. Ama bunlarla ilgili kötü duygulara kapılmıyorum. Belki bir an pişmanlık ya da endişe duyuyorum ama bu çabucak aklımdan çıkıyor ve dünya yeniden sürprizlerle dolu oluyor. Ben Süpermen değilim, üzüntüye ya da acıya karşı bağışıklığım yok. Yalnızca derin bir iyimserliğe ve özgüvene sahibim, bu yüzden de dünyaya pembe gözlüklerle bakıyorum.
Sayfa 61Kitabı okudu
Sosyopat
Şeytanla pazarlığa oturuyorsanız bunun nedeni başkalarının size daha iyi önerilerde bulunmamış olmasıdır.
Sayfa 19 - Say YayınlarıKitabı okudu
Sosyopat
Öz güvenimin en belirgin işareti karşımdakinin gözlerinin içine bakmam olabilir. Kimileri buna "avcı bakışı" diyor ve görünüşe göre sosyopatların çoğu böyle bakıyor. Bir noktaya bakmak düşmanca görülebilir, bu yüzden hayvanat bahçelerinde ziyaretçiler gorillere uzun uzun bakmamaları için uyarılır, hayvanların bunu saldırganlık olarak algılayabilecekleri söylenir. İnsanların çoğu da böyle düşünüyor olmalı, aksi halde karşılıklı uzun uzun bakışarak meydan okuma bu kadar tedirgin edici olmazdı. Sosyopatlar farklıdır. Bizler bakışmaktan rahatsız olmayız. Gözlerimizi kaçırmamamız çoğunlukla aşırı güven, saldırganlık, baştan çıkarma yada tepeden bakma olarak yorumlanır. Bu çoğunlukla insanların dengesini bozar ama daha çok onlarda tedirginlik içerici bir hayranlık hissi uyandırır...
Sayfa 18 - Say YayınlarıKitabı okudu
İnsanların birbirine davranışlarını taklit ediyorum, onları aldatmak için değil, onların arasına gizlenmek için. Gizleniyorum çünkü farkedilirsem hor görülen bir aykırılığın olumsuz sonuçlarıyla karşılaşacağımdan korkuyorum. İnsanların beni anlamaması yüzünden işimden olmayı, çocuklarımdan uzaklaştırılmayı, ya da bir yerlere kapatılmayı istemiyorum. Saklanıyorum, çünkü toplum başka türlü davranmama izin vermiyor.
Sayfa 29Kitabı okudu
"Haydi söyle bana, sen iyi bir yaratık mısın yoksa kötü mü?"
Yaratık yanıtlar : "Ben insanım."
"Nasıl bir insansın?"
"Beni nasıl görüyorsan öyle..."
Sayfa 34Kitabı okudu
Yaşamımda çektiğim maddi sıkıntılardan ziyade babamın duygusal ve ahlaki ikiyüzlülüğü bana tartışılmaz gerçeklerin dışında hiçbir duyguya, hiçbir şeye güvenmemeyi öğretti.
Sayfa 75Kitabı okudu
Ağlamıyor, yakınmıyordum, hiçbir şeye tepki vermiyordum. Bir kurbanda bu hayran olunacak bir cesarettir; bir avcıda ise insanlıktan uzak, korkulacak bir özelliktir.
Sayfa 118Kitabı okudu
Bir kız olarak yetişirken sanki hareketleriniz kadınlığı yansıtıyormuş gibi, toplum ve çoğunlukla din ve aile ortamı, özellikle davranışlarınızdan kendini sorumlu tutan başka kadınlar tüm bedeninizin çevresine tebeşirle belirsiz çizgiler çizer. Bu çizilen çizgiler sizin dünya ile ilişkilerinizi belirler ve her lafın başında "bir kız için" sözlerinin yer almasına yol açar ("bu iş bir kız için çok zor").
Sayfa 122Kitabı okudu
Zaferinizi paylaşacak kimsenin olmaması büyük yalnızlıktır.
Sayfa 291Kitabı okudu
Yaşamımda çektiğim maddi sıkıntılardan ziyade babamın duygusal ve ahlaki ikiyüzlülüğü bana tartışılmaz gerçeklerin dışında hiçbir duyguya, hiçbir şeye güvenmemeyi öğretti.