Albay Algor, dünyadaki ismiyle Bobby Brown, Havtor gezegeninden evrimine yardımcı olması ve insanını bulmak için dünyaya ışınlandığında, küçük kahverengi bir köpek olarak Şişli Cami'nin avusunda buluyor kendini.
İnsanını bulmak için aldığı iki talimat var; insanı yirmili yaşlarında bir dişi ve yanında beyaz bir köpek var.
Ne kadar büyük bir ipucu degil mi?
Girdiği her sokakta beyaz bir köpek, yürüdüğü her caddede yirmili yaşlarının sonunda bir dişi var!
Acaba nasılsın bulacak insanını bu hiç tanıdık olmayan karmaşanın içinde?
Bir de işin içine Orion'lu kediler, Sirius'lu kargalar, köpek çeteleri girince başlıyor bir cümbüş.
Ama hiç yılmıyor Bobby, soğuk zeminlerde yatıp, küçük çocukların işkencelerine maruz kalıyor.
İnsanını bulunca biliyor ki sevgi her yarayı iyileştirecek..
Peki insanını bulabilecek mi? diye sorduğunuzu duyar gibiyim onun için de kitabı okumalısınız
Kitabın sonuna gelince sevgili yazarımızın şahane notuna hayran kaldım o zaman daha iyi anladım "Bobby Brown'un Olağan ve Üstü Öyküsü" adının güzelliğini, diyor ki ;
"Size bu hikayeyi anlattım; çünkü olağan gibi gözüken her şeyin üstü olduğunu bilin istedim.
Sonuçta neyi bilmediğinizi bilemezsiniz öyle değil mi?"
Sevgiye,kitapla kalın dostlarım