Zamanın, aramızda geçenleri hiç yaşanmamış gibi yapacağını kim bilebilirdi? İşte ben buradayım, o da orada, aramızda yarım metre mesafe ancak vardı. Ama yine de, ilk defa karşılaşan iki yabancıdan farksızdık…
***
"Sahiden önemsediğiniz bir şeyi düşünün. Sonra sadece ona harcadığınız zamanı saat saat toplayın ve hayatınızın ne kadarcık bir bölümünü kapladığını hesaplayın."
***
"Bir yabancılar kalabalığının arasında yürüyorsanız hepsinin balmumu heykel olduğunu düşünmemek neredeyse imkânsızdır ama öte yandan onlar da sizin hakkınızda aynısını düşünüyordur."
Yaz sabahları uyandığımda joe’nun balık tutmayla ilgili anlattıklarını, ekmek lapasının hazırlanışını, mantarın sallanıp suya gömülmesini ve oltanın ucunun bükülüp balığın misinaya asılmasının verdiği hissi düşünürdüm. Bunun hakkında — balık tutmanın ve balıkçılık malzemelerinin çocuk gözünde nasıl büyülü bir ışığa büründüğü hakkında ne söylenebilir ki? Bazı çocuklar silaha ve atış yapmaya, bazıları motosiklet, uçak ve atlara karşı aynı şeyleri hissederler. Bu açıklanacak veya mantığa büründürülecek bir şey değil; katıksız büyü bu.