Bu eserde Osmanlı'nın ilk başkenti Bursa'nın işgali üzerine, TBMM'nin kürsüsünde bulunan siyah örtünün verdiği hüzünle duygularını dile getirdiği Bülbül şiiri ile başlamaktadır.
Şairin vefatı ve hayatı kronolojik olarak bahsedildikten sonra aralarında Süleyman Uludağ, Metin Önal Mengüşoğlu ve Mustafa Armağan gibi Bursada yaşayan yazarların Milli şairimiz üzerine yazmış olduğu yazılar yer almaktadır.
Kitabın son ekinde de Milli şairimizin son günlerinden duygulandıran bir hatıratı yer almaktadır.
Bu hatıratından bir alıntı ve en son yazısı (şiiri) ile bitirelim.
Tekrar yatağına geçince, ben de veda etmeye hazırlanıyorum. Ve ayak üstünde soruyorum:
-Neler yazacaksınız?
- Biraz kendime gelirsem, yazacak şeylerim hazır...
Eliyle birkaç defa başına vuruyor:
Var kafamda hazırlamış mevzularım...
-Ya en son yazınız?
- Mısır'da geçen sene bir resmimi çekmişlerdi... Güneşli bir hava idi. Gölgemde upuzun, kumlarda duruyordu. Bu resmin altına şöyle yazmıştım:
Hepsi göçmüş, hani yoldaşlarının hiçbiri yok Sen mi kaldın yalnız, kafileden böyle uzak Postu sermekse meramın yola, serdirmezler
Hadi, gölgenle beraber silinip gitmene bak
Ve kupkuru kalın dudaklar birbirine yapışıyor...
