"Eşin var aşıyanın var baharın var ki beklerdin;
Kıyametler koparmak neydi ey bülbül nedir derdin?
O zümrüt tahta kondun, bir semavi saltanat kurdun;
Cihanın yurdu hep çiğnense çiğnenmez senin yurdun..."
Sayfa 205 - Osmangazi belediyesi yayınlarıKitabı okudu
Yıkıldın, gittin amma ey mülevves devr-i istihdat, Bıraktın milletin kalbinde bir mülevves yad.
diye başlayan "İSTİBDAT" şiirine gelelim. Buradaki "devri istibdat" Sultan Abdülhamid'in 33 sene olan Padişahlık devrinin karşılığıdır.
Otuz milyon ahali, üç şakinin böyle mahkumu
Semalardan da yüksek tuttunuz bir zill-i mevhumu!
"Üç şakinin" biri ve "zill-i mevhum" da Sultan oluyor.
O birkaç hayme halkından cihangirane bir devlet
Çıkarmış, bir zaman dünyayı lerzan eylemiş millet;
Zaman gelsin de görsün böyle dünyalar kadar zillet,
Otuz üç yıl devam etsin, başından gitmesin nekbet
Sema-peyma iken rayatımız tuttun zelil ettin;
Mefahir bekleyen abadan evladı hacil ettin;
Ne ali kavm idik; hayfa ki sen geldin sefil ettin;
Müvekkel eyleyip casusu her vicdana, her hisse.
Düşürdün milletin en kahraman evladımı ye'se...
Ne mel'unsun ki rahmetler okuttun ruh-i iblis'e!
Sayfa 94 - Osmangazi belediyesi yayınlarıKitabı okudu