Farklı türlerde okuma hedefimi bu sene az çok gerçeklestirdiğim için memnunum. Çok sevdiğim edebi metinler de olmuş ama bu sene en çok kurgu dışı metinlerden etkilenmişim. Bir senelik macerama baktığımda bazı kitapların diğerlerine göre öne çıktığını gördüm. Kimilerini edebi hazzından, kimilerini bilgilerinden ve bilgileri sunuş tarzından,
Yağmurlar yağacak uzun
Yağmurlar ince
Dünya, bir alıcı kuş gibi
Üstüme çökünce
Ne bir sözcük kalacak,
Ne de bir çığlık...
Yine de gülsün isterim
Şu pencerelerde
Sokağı seyreden çocuk;
Gülsün artık!
❝Nasıl da yorgunum. Yaşamı hep dev aynalarından izlediğimi gittikçe daha iyi anlıyorum. Yitirdim bütün avuntularımı. Keşke bir taş kadar suskun olabilseydim, tohumlarını dökmüş bir çiçek kadar dingin.❞
☆☆☆
Yağmurlar yağardı uzun uzun.
Göğü senin saçlarında koklardım.
Garip, örneğin güneşin doğuşunu senin yüzünde izlemek gibi garip alışkanlıklarım vardı.
O zamanlar henüz çözülmemişti dünyanın bütün sırları.
Bu kadar kolay değildi yadsımak.
Sen kollarımda bir ırmak gibi akmayı benimsedin; hep öyle kalmayı.
Bense ırmakların denizlere, okyanuslara taşındığına inanırdım - hala inanırım. Bilirsin, bir tek yağmur damlasında bile boğulmaktır benim tek ayrıcalığım.
Sana hiç kullanılmamış sıfatlar yakıştırırdım; şimdi bütün sıfatların ötesinde sevdiğim sevgili.
Bedenini bir dünya olarak dolaştığım, dağları, uçurumlarıyla sarıp sarmaladığım.
Nerdesin şimdi?
Neden yoksun ki?
Uzun upuzun bir yağmur yağıyor yaşamı boyunca insanın.
Yüzeyde kalan her şeyi alıp götürmek, derindeki duyguları beslemek için.
Yağmur benim adıma yirmi dört yıl, üç ay altı saattir yağıyor ve nerde dinecek bilmiyorum artık.
Sen bu yağmurun neresindesin?
Bütün unutmaları denedim, sonsuza dek anımsayacak kadar.
Sevgilim, hep var olan yitikliğim benim.